ABD Tuzağındaki Türkiye

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
ABD’nin çekiç güçle beslediği terör örgütü Türkiye’den toprak koparmak istediğini hala anlamayan var mı? Önceden bunları dile getirenleri ya ‘faşişt’, ya da ‘komplocu’ diye adlandıran ‘hainler’ şimdi de’ iki tarafın silah bırakmasından’ bahsediyorlar.
Bütün bunlar olurken Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Başbakan olduğu günden bu yana ‘Türk Milleti’ sözünü kullanmadığı, sık sık Türkiye’de çeşitli etnik grupların bulunduğu açıklamaları hepimizi kaygılandırmıştı. Ayrıca Erdoğan kapalı ve cemaati olmayan bütün kiliseleri ihya etmiş, Atatürk’ün ‘şer’ merkezi dediği Fener Kilisesine ve Patriğine sahip çıkmıştır.
Terör örgütü ile canla başla mücadele eden TSK 165 general ve subaylarını (teröre bulaşmış gizli tanıklarla, dijital verilerle, uyduruk e-postalarla) ve hatta TSK Genel Kurmay Başkanı’nın ‘terör örgütü kurmak’ suçuyla tutuklanması bölücü terörün tırmanmasında etkili olmamış mıdır? Henüz suçsuz oldukları halde ‘YAŞ’ karalarıyla 60’a yakın tutuklu general emekli edilmiştir. TSK bu durumu ABD’nin New York Times gazetesi “Evcilleşen ordu” … Sözleri ile manşetine taşıdığı görülmüştür. Başbakan Tayyip Erdoğan, Başbakanı olduğu ülkenin sınırları içerisinde 14 gün süren Şemdilli çatışmaları ile ilgili sorumluluklarını gazetecilere ve muhalefete yüklemek gibi bir kolaylığı seçmesi milleti üzüyor. Ardından 8 şehit haberi bizlere kan ağlatıyor. Teröre son bir ayda 60 şehit veren bir ülkede ‘Analar ağlamasın, çok güzel şeyler olacak, askerlik yan gelip yatma yeri değil’ diyenler neredesiniz?
Terör örgütünün 300- 500 kişilik gruplar halinde elini kolunu sallaya sallaya bunca ağır silahları sınırlarımızdan nasıl geçirdiği ayrı bir düşünce olarak beyinlerimizi kemiriyor. MİT’in bu konuda yetersiz kalması ‘korumaya alınmanın güvencesi olup olmadığı da’ vatandaşı kaygılandırıyor. Dış işlerimiz de azılı terörist Barzani’ye bel bağlamış.
AKP iktidarında şehitlerimiz
2002.. 7 şehit
2003.. 31 şehit
2004.. 75 şehit
2005.. 105 şehit
2006.. 111 şehit
2007.. 146 şehit
2008.. 171 şehit
2009.. 152 şehit
2010.. 141 şehit
2011.. 162 şehit
2012..Ağustos ayına kadar 148, (Eylül ayına kadar 1264)
Beğendikleri Avrupa’da bunlar olsaydı hükümet istifa ederdi. Bizde ise “İşler iyi gidiyor” diyorlar.
Bütün bunlar olurken Ramazan ayı dolayısıyla ‘Kandil’ adına saygıdan mıdır nedir? Hükümet sınır ötesi operasyon yetkisi olduğu halde kullanmıyor şer yuvasına bir operasyon düzenlenme kararı vermiyor. “Postal yalayıcı” Barzani’den yardım bekliyor.
Bazı vatandaşlar “Yetkililerin televizyonlarda ‘Hadlerini bildireceğiz, kanı yerde kalmayacak, caniler cezasını bulacak’ dediklerini fakat 10 yılda Ağustos ayına kadar 1239, Eylül ayına kadar 1264 şehit veren Türk Milleti artık bu ve benzeri laflara inanmıyor ve kesin bir çözüm beklediklerini belirtiyorlar.” 
Türkiyeyi yönetenlerin çok akıllı, birlik ve beraberlik içerisinde terörle mücadeleyi daha ciddi bir şekilde sürdürmelerinin zamanı geçmekte, geçiyor.
Kürtlerle  terör örgütünü aynı görmek en büyük gaflet ve en büyük ihanettir.  
 
“Onlar ne kadar Kürtse bizde o kadar Kürtüz, biz ne kadar Türksek onlarda o kadar Türktür.” Alparslan TÜRKEŞ
 

 

This entry was posted in Yazılarım. Bookmark the permalink.

Comments are closed.