“Eşekliğimden…”

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Eşek bir kör kuyuya düşer…
Kuyunun başına toplananlar “Nasıl düştün böyle?” diye seslenirler…
Eşek cevap verir:
“Eşekliğimden…”
“Nasıl yaptın eşekliği?..”
“Bakmadık, görmedik, anlamadık yani…”
“Seninki de tam eşeklikmiş ama… Biraz bakmaz mı adam nereye gidiyorum diye?.. Baktın önünde karanlık var, düşmeyeceksin…”
***
Eşeği kurtarmaya karar verirler…
Ama düşmek kolaydır da çıkmak zordur kör kuyulardan…
Herkes bir şey söyler:
Kimisi “Eğitim…” der…
Kimisi “Müstahak, çıkartırsak yine düşer, bırakın aklı başına gelsin” diye ekler…
Kimisi “Çıkmayacağına göre, ona yardım gıda paketi verelim, otursun oturduğu yerde, sesini kessin” önerisinde bulunur…
Kimisi farklı teklif getirir:
“Ona aslında iyi bir noktada olduğunu söyleyelim… Önündeki kör kuyuyu göremeyip düştüğüne göre, ne halde olduğunu da anlamaz eşek…” diyenler olur…
***
Sonunda….
Sonunda kuyunun başındakiler eşeği kurtarmanın zor olduğunu düşünürler…
Eşekten vazgeçip üzerine toprak atarak kuyuyu doldurmaya karar verirler…
Kararlarını eşeğe bildirirler…
Eşek sorar:
“Hani beni kurtaracak çılgın projesi yok mu?..”
***
Kimse onu dinlemez…
Küreklerle kuyuyu doldurmaya başlarlar…
Eşek, üzerine gelen her toprağı silkeler, ayaklarının altına düşen toprağın üzerine çıkar, böylece yavaş yavaş yükselir…
Ve kuyu dolduğunda…
Eşek kuyudan çıkar…
***
 Bu fıkra bazılarına göre hikaye; göz göre göre üzerine gelen felaketi umursamayan, razı olan, felakete katlanan ve tepki göstermeyen tipler (eşekler) içindir….
Eğer eşek üzerine gelen felakete tepkisiz, sessiz kalıp katlansaydı…
Gitmişti kör kuyuda…
 
 
 
 
This entry was posted in Fıkralar. Bookmark the permalink.

Comments are closed.