“Ey Türk titre ve kendine dön!”

indir
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Türk Milleti senin hoşgöründen ve iyi niyetinden yararlanan emperyalistler iradesi zayıf, mizacı kandırılmaya uygun, makam ve mevkiye düşkün olan insanları kendi ırkına yani Türk’e düşman etmiştir, etmektedir.
Tarihimizde bunun örnekleri sayılamayacak kadar çoktur. Aşağıda Göktürk Hakanlığı ve Selçuklu İmparatorluğu bugün yaşadıklarımıza benzer ihanetler yaşamışlardır. Pek çok devlet kurduğumuz halde bu yüzden yaşamalarını sağlayamamışız.. Şu anda birçok Türk devletleri bağımsız olmasına rağmen ilişkilerimizi yeterince geliştirilememişiz..
Göktürk Kağanlığı’nın (552-745)Büyük Başbuğu Atamız Bilge Kağan şöyle der:
“Çin milletinin sözü tatlı, ipek kumaşı yumuşak imiş. Tatlı sözle, yumuşak ipek kumaşla aldatıp uzak milleti öylece yaklaştırırmış. Yaklaştırıp konduktan sonra, kötü şeyleri o zaman düşünürmüş. İyi bilgili insanı, iyi cesur insanı yürütmezmiş. Bir insan yanılsa kabilesine, milletine, akrabasına kadar barındırmaz imiş. Tatlı sözüne, yumuşak ipek kumaşına aldanırmış. Türk milleti öldün, öleceksin!” 
Çin milleti hilekâr olduğu için, aldatıcı olduğu için, kardeşleri birbirine düşürdüğü için, beğlerle milletin arasına fitne soktuğu için Türk milleti, kurduğu devletini elinden çıkarmış, başına geçirdiği hakanını kaybetmiş. Beğ olmağa layık erkek evlâtları Çin milletine köle, hanım olmağa lâyık kız evlatları ise cariye olmuş. Türk beğleri Türk adını atmışlar; Çin’de Çin adları alıp Çin hükümdarına tâbi olmuşlar… Türk halk tabakası şöyle demiş: Devletli millet idim, devletim şimdi nerede?… Hakanlı millet idim hakanım nerede?.. Böyle diyerek Çin hükümdarına düşman olmuşlar… -Çin hükümdarı da- ‘Türk milletini öldüreyim, kökünü kurutayım dermiş.”
 
Anadolu fatihi Selçuklu Sultanı Alparslan’ın Fars asıllı veziri Nizamülmülk, Siyasetnâmesi’nde şunları dile getirir:
“Aciz bir Yahudi Türklerin işini yürütmek üzere kâhyalığa gelir, layik denir. Hırıstiyan gelir, olur denir. Bir ateşperest gelir, beğenilir. Rafizi de, Harici de, Karmati de gelse makbuldür. Çünkü artık gaflet onları mağlup etmiştir. Halbuki onların ne Türklerin dinine saygısı, ne mallarına karşı koruma duygusu, ne de halka merhameti vardır. Devlet kemâle ulaştığı için, halk bu gün duyarlılığını kaybetmiştir. Bendeniz kötü bakışlardan korkuyorum, bu işin nereye ulaşacağını da kestiremiyorum.”  Sanki bugünleri anlatıyor.
Bunları yazdıkça bunalıyorum. Türk insanının iradesi bu kadar zayıf mı diye hayıflanıyorum?
Türk’teki aklı, gücü gören düşmanların kesinlikle biz Türkleri rahat bırakmayacakları muhakkaktır.
Orhun Abidelerinden seslenerek “Ey Türk titre ve kendine dön!” diyerek,  sağlıkla, sağlıcakla kalın! diyorum.
 
This entry was posted in Yazılarım and tagged , . Bookmark the permalink.

Comments are closed.