Mar 28

“HIRSIZLAR”

“HIRSIZLAR”

 

Adana’da bir hırsız, çaldığı bisikleti elini yüzünü yıkamak için girdiği camide başka bir hırsıza çaldırınca isyan ediyor: “Câmide hırsızlık olur mu? Memlekette namuslu adam kalmamış!..”

Yıllar önce Lüleburgaz’da bir market soygunu güvenlik kameralarına yansımıştı… 30 bin lira değerindeki sigarayı götürmek için iki hırsız harıl harıl çalışırken o esnada sabah ezanı okunuyor… Dini bütün hırsızımız ezan sesini duyar duymaz duaya koyuluyor: “Allah’ım sen bana yardım et!..”

Ülkemin geldiği en acınası noktalarda biridir bu!

Fakat malların, paraların, muslukların, kalemlerin vb. çalınması bizlerde de alışkanlık yaptı. Fazla önemsemez oldun

Fakat geleceğimiz, onurumuz, hayatımız, istikbalimiz, istiklalimiz, öz değerlerimiz çalınırken buna niçin sessiz kalıyoruz onu anlayamıyorum.

Posted in Hikayeler | Tagged , , , , , , , , | “HIRSIZLAR” için yorumlar kapalı
Mar 27

İFTİRALAR VE NUR SURESİ 23,24,25. AYET TEFSİRİ

İFTİRALAR VE NUR SURESİ 23,24,25. AYET TEFSİRİ

 

İftira 1: “Mansur Yavaş ve Millet İttifakı Kandil’den talimat alıyor…”

İftira 2: “Yavaş, belediyeyi kazandıktan sonra Kandil’in talimatlarıyla yönetecek…”

İftira 3: “HDP, Ankara’da Yavaş’ı destekleyecek…”

İftira 4: “25 bin kişi işten çıkarılacak…”

İftira 5: “Yavaş yavaş devrim…”

İftira 6: “Projesi yok…”

İftira 7: “Su parası, bir tarifedir, proje olmaz. Belediye su fiyatlarını yüzde 30 geriye çekti. Şimdi bitti mi Mansur Bey’in tüm projeleri? O zaman yapacağı hiçbir şey kalmadı. Hiç ortalıkta gezmesin”

İftira 8: “Solun adayı ne yazık ki 10-15 senedir ‘Adayım’ diye geziyor, daha bir tane proje duymadım, kitapçık bastıramadı…”

İftira 9: “PKK’lıları işe alacaklar…”

İftira 10: “Zillet İttifakı adaylarının resimleri var ama altında parti logosu yok…”

İftira 11: “Kızılay Meydanı trafiğe kapatılacak, taksiler sokulmayacak…”

O zaman sormazlar mı on altı yıldır ne yapıyordunuz? 

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın resmî web sitesinden size Kur’an-ı Kerim’in sadece bir hükmünü aktaracağım.

Nûr Suresi – 23, 24, 25. Ayet Tefsiri

“İftiraya uğrayanlar her zaman Hz. Âişe kadar şanslı olamazlar, kendilerini temize çıkaramaz, iftiranın izini silemezler. Bu sebeple hem iftiraya uğrayıp temize çıkamayanların teselliye ihtiyaçları vardır hem de dünyada ettiklerinin yanlarına kaldığını zannedenlere bir mânevî yaptırım gerekmektedir.

Bu dünya fânidir, ebedî âlemde hesap, kitap, mahkeme, şaşmaz adalet, reddi kabil olmayan tanıklıklar, ispat vasıtaları, dünyadaki ile kıyas kabul etmez büyük cezalar vardır.

İftira edenlerin imanları varsa bunları ve dünya hayatını lânet içinde geçirdiklerini düşünmeleri gerekir. İftiraya uğrayanlar da bu dünyada mâsum olduklarını ispat edemedikleri için üzülseler bile kendilerini yiyip bitirmesinler; bilsinler ki Allah, dünyada yakalarını kurtaran iftiracılara cezalarının tamamını âhirette verecek, onları cümle âlemin önünde rezil rüsvâ edecektir.”

 

 

Alıntı

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , | İFTİRALAR VE NUR SURESİ 23,24,25. AYET TEFSİRİ için yorumlar kapalı
Mar 26

ALTIN SÖZLER

ALTIN SÖZLER

 

* “Her aydınlığı yangın sanıp söndürmeye koşan zavallı insanlarım: Karanlığa o kadar alışmışsınız ki yıldızlar bile rahatsız ediyor sizi! Düşüncenin kuduz köpek gibi

kovalandığı bu ülkede, düşünce adamı nasıl çıkar?” Cemil Meriç

* “Sular yükselince balıklar karıncaları yer… Sular çekilince de karıncalar balıkları… Bugünkü üstünlüğüne güvenme, kimin kimi yiyeceğine suların durumu karar veriyor

gördüğün gibi…” Kızılderili Atasözü

* “Bu kişiler; bilimsel, gerçekçi ve somut verilere dayalı olarak konuşan rakiplerini “zayıflık” ve “hainlik” ile suçlar.” Sokrates

* “Yeryüzünün sonuna gittim / Suların sonuna gittim / Gökyüzünün sonuna gittim / Dağların sonuna gittim / Arkadaşım olmayan bir şey göremedim” Kızılderili Şarkısı

* “İlk öğretmenimiz kendi kalbimizdir” Kızılderili Atasözü

* “Gâvurun tembeli keşiş, Müslümanın tembeli derviş olur!” Türk Atatsözü

* “Kötü düşünceler zihinsel ve bedensel hastalıklara yol açar. İyimser ol…” Kızılderili Atasözü

* “Sessizlik bir tür duadır”… Kızılderili Atasözü

* “Sessizlik sözcüklerden daha güçlüdür”… Kızılderili Atasözü

Posted in Atasözleri Vecizeler | Tagged , , , , , , , , | ALTIN SÖZLER için yorumlar kapalı
Mar 25

“AHTAPOTUN KOLLARI”

“AHTAPOTUN KOLLARI”

 

Türkiye’nin bütün sorunlarının temelinde, insanların hak etmedikleri makam ve mevkilere ulaşmak için her yolu mubah görmesinden kaynaklanan talan anlayışı vardır.

Türkiye’de siyaset de ülkenin kaynaklarını talan için yapılır!

Bir ara dünyadaki tarikatları incelemiştim. OPUS DEI adlı tarikat, gittiği her ülkede, öncelikle mesleğinde çabuk yükselmek isteyen, hırslı, yerleşik, ahlâki değerlere önem vermeyen şahıslarla, kendilerini çok önemseyen fakat nedense adlarını duyuramamış aydınları avlamıştı. OPUS DEI, sahip olduğu medya üzerinden bu tür insanları destekledi, mesleklerinde adlarını duyurmalarını sağladı. Sonra da bunları kullanarak ülkede her istediğini yaptırır hale geldi. Michael Walsh‘un deyimiyle bu örgüte OPUS DEI yerine OCTOBUS DEI, yani “Ahtapotun İşleri” denilmeliydi.

Tıpkı Türkiye’deki cemaat yapılanmaları gibi değil mi? Türkiye’de de üniversiteler, cemaatin tekeline bırakıldı. Akademik kariyer yapmak için bilimsel araştırma yapmak değil, cemaate mensubiyet arandı. Sonuçta, üniversitelerden başlayan çürümeyle devletin diğer kurumları da çöktü!

 ***

Bu tür sahtekârlıklar, “gemisini yürüten kaptan” parolası ile hoş görüldü. Halk içinde yaygınlaşan bu anlayışın sonunda, koca Türkiye, hayata sahtekârlıkla başlamış, diploması bile sahte kadroların yönetimine boyun eğmek durumunda kaldı.

Türkiye’de sahte diploma ile öğretmenlik, polislik, doktorluk, savcılık, hatta kaymakamlık yapanlar çıkması bir tesadüf değil, kültürel değerlerdeki bozulmanın, çürümenin belirtileridir.

Ülkenin ve devletin imkânları, kısacası pasta bölüşülürken, partizanlık, mezhepçilik, etnik kökencilik, tarikatçılık, hemşericilik, akrabacılık yapılırken kimse sesini çıkarmadı!

“Bizim partimiz bize kredi vermelidir, bizim mezhebimizden olan devlet memuru bizimkileri devlet dairesine doldurmalıdır, bizim cemaatimiz bürokrasiye hâkim olmalıdır, bizim hemşerimiz, bizim akrabamız kayırılmalıdır?” denildi ve bu anlayışla desteklenen iktidarlar eliyle Türkiye, millî gelirinin yüzde 60’ı kadar borçlandı. Üstelik alınan borçların nereye harcandığı da belli değil.

Sonuçta, Türkiye bir bütün olarak açlık sınırına geldi. Çünkü kitleler adaletten koptu. Adaletsizlik ahtapotunun kolları Türkiye’yi sıkmaya başladı! Üzerinde kafa yormamız gereken asıl sorun budur.

 

 

Alıntı

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , | “AHTAPOTUN KOLLARI” için yorumlar kapalı
Mar 24

MECBURSUN

MECBURSUN

 

Nedir bu cıvıklık sert olun biraz?

Haksıza, zalime dert olsun biraz

Erkek olun biraz, mert olun biraz

İki cihanda da buna mecbursun

 

Vicdanın diliyle konuşmalısın

Her vakit Hak ile tanışmalısın

Adil olmak için yarışmalısın

İki cihanda da buna mecbursun

 

Yaratılışına uy da karlı çık

Sakın ha diyorum, hiç deme “hık, mık!”

İbret alacaksan her şey apaçık

İki cihanda da buna mecbursun

 

Bu dünyadan gidiş her an çok yakın

Görürsün mezarlık harabe bakın

Gevşeklik gösterme sakın ha, sakın!

İki cihanda da buna mecbursun

 

Seni aldatmasın para ile pul

 Allah’a muhtaçtır her daim bir kul

Şimdiden mümin ol, şimdiden kurtul

İki cihanda da buna mecbursun

 

Sana verdiği şu nimetlere bak

İmanlı bir şükür istiyor O, Hak

Harlasın imanın közlerini yak

İki cihanda da buna mecbursun

 

Kibirle gezdiğin yollar nerede

Sarayın servetin kaldı arada

Miras için oğlun kızın sırada

İki cihanda da buna mecbursun

 

Önce sevenlerin toprak dökerler

Senin de kabrine bir taş dikerler

Bayramdan bayrama çiçek ekerler

İki cihanda da buna mecbursun

 

Kenan ŞAHBAZ

Posted in Şiirlerim | Tagged , , , , , , , , , | MECBURSUN için yorumlar kapalı
Mar 23

ÜLKEN İÇİN SAVAŞIR MISIN?

ÜLKEN İÇİN SAVAŞIR MISIN?

 

Amerikan araştırma şirketi Gallup, iki yıl önce dünya milletlerinin “ülkesi için savaşma iradesi”ni ölçmek üzere dünya çapında bir anket yapmıştı.

63 ülkede yapılan ankete göre listenin başında yüzde 94’le Fas bulunuyordu. Avrupa’da yüzde 74 ile Finlandiya birinci, Türkiye yüzde 73 ile 12’nci sırada çıkmıştı.

“Ülkem için savaşırım” diyenlerin oranı İngiltere’de yüzde 18, Fransa’da yüzde 29, İspanya’da yüzde 21, Rusya’da yüzde 59, Yunanistan’da yüzde 54, Hindistan’da yüzde75, Çin’de yüzde 71, ABD’de yüzde 44 çıkmıştı.

Türkiye’de oranın daha yüksek çıkması beklendirdi. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında böyle bir anket yapılmış olsaydı, bu oran Türkiye’de yüzde 99 çıkabilirdi. O günlerde yurdun her köşesinde gençler, askerlik şubelerine hücum etmiş ve savaşa gitmek istediğini söylemişti.

Peki aradan geçen yılar içinde ülke halkı için değişen nedir?

***

Türkiye’de 1974’ten sonra ortak paydalara sistematik bir saldırı başlatıldı. Buna karşılık toplumu ayrıştıran ne varsa önce siyasiler, sonra medya tarafından teşvik edildi veya kışkırtıldı.

Bu operasyon matematik kurallarına göre yapıldı! En küçük ortak katlar yıpratıldı, en büyük ortak bölenler beslendi. Son 16 yıl içinde siyasi iktidarın beslediği odaklar, Atatürk, cumhuriyet, laiklik, Türk kimliği, üzerinde sürekli olarak yıpratma faaliyetinde bulundu

Millet, Atatürk’ün belirttiği gibi, müşterek varlığını devam ettirmek için Türk milliyeti bağıyla fertlerini toplamışsa, veya “Türk duygusunu yüksek tutarak” milli mücadele verebilmişse, “milli birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle beslemek ” ve bunu “milli ülkümüz” kabul etmek yerine, milli kimliği etnik bir unsur veya “etnik unsurların vatandaş olarak toplanması” derecesine düşürerek milli kimliğe darbe vurmakla ulaşılacak sonuç, milli birliğin dağıtılması, Türkiye’nin Türk vatanı olmaktan çıkarılmasıdır!

Bu da düpedüz vatana ihanettir.

 

Alıntı

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , | ÜLKEN İÇİN SAVAŞIR MISIN? için yorumlar kapalı
Mar 22

Biraz direndi de… Beni kürekle söndürdüler…

Biraz direndi de…

Temel gece üstü başı paramparça, yüzü kan içinde kahvehaneye gelmiş. Sormuşlar;

-Hayrola Temel ne oldu böyle sana?..

“-Hiiç, kaynanamı gömdük…”

-E bu halin ne?

“-Biraz direndi de…”

 

     *   *    *

Beni kürekle söndürdüler

Temel’i yanan evden güç bela her tarafı yanmış halde kurtarmışlar…

Hastanede doktor muayene ederken eline dokununca Temel “Dur doktor elim kırık” demiş…

Ayağına dokunmuş Temel yine “Dur doktor dokunma ayağım da kırık” demiş.

Kafasına dokunduğunda aynı tepkiyi alınca doktor sormuş;

“-Evladım sen yanmışsın, bu kırıklar ne iş?..”

Temel cevaplamış

“-Yandım ama beni kürekle söndürdüler doktor bey”…

 

Posted in Fıkralar | Tagged , , , , , , , , | Biraz direndi de… Beni kürekle söndürdüler… için yorumlar kapalı
Mar 21

YSK’daki 5 üyenin görev süreleri doldu ama…

YSK’daki 5 üyenin görev süreleri doldu ama…

1- Ama: AKP ve MHP bu 6 üye ile görevi dolmayan 5 üyenin görev sürelerini 1 yıl uzattı,

2- Ama: Avukat Ömer Faruk Eminağaoğlu 15 Ocak 2019 tarihinde saat 15.45’te YSK’ya verdiği dilekçede özetle şu önemli uyarıda ve talepte bulunuyor:

“Anayasa’nın 67/son maddesine 2001 yılında eklenen hüküm uyarınca, 2019 yılı Ocak ayında görev süresi dolacak üyelerin yerlerine ilgisine göre Yargıtay ve Danıştay tarafından seçim yapılacak olması,

Bu kişiler yeniden seçilmedikçe 2019 Ocak sonrası görevlerine devam edemeyecekleri gibi alınacak kararların da, Kurul karar ve işlemlerini geçersiz kılacağı,

Ayrıca hukuksal ve cezai yönden de sorumluluk doğuracağının gözetilmesi,

Anayasa’nın 67/son maddesi uyarınca, 7159 sayılı Yasa’nın 10’uncu maddesi 31 Mart 2019’da yapılacak seçimlerde uygulanamayacağından,

Anayasanın 79/2’nci maddesi uyarınca Kurulunuzun, seçimlerin düzen içinde ve dürüstlükle yönetim ve denetimi için bütün işlemleri yapma ve yaptırma yetkisine sahip olması ve YSK’nın oluşumunun da bu kapsamda kalması,

Seçim takviminde bir aksama yaşanmamasını da gözeterek, ivedilikle YSK oluşumunun bu çerçevede Anayasaya uygun biçimde devam etmesi yönünden, Yargıtay ve Danıştay tarafından gerekli işlemlerin yapılması ve yürütülmesi için Kurulunuzca gereken karar ve işlem yapılması… “

3- Ama: YSK dünyada eşi enderi görülmemiş jet hızıyla saat 16.00’da toplanıyor ve Eminağaoğlu’nun itirazını sadece 15 dakika sonra oy çokluğuyla reddediyor…

4- Ama: Üye Yunus Aykın ise karşı oy kullanıyor,

5- Ama: YSK ret gerekçesi olarak, “Söz konusu düzenleme seçim kanunu değil, YSK Teşkilat Kanunu kapsamında yapıldı” diyor,

6- Ama: Saat 16.10’da aradığım ve YSK’nın ret kararını benden öğrenen Eminağaoğlu, “YSK üyeleri, vicdan, cüzdan ve Erdoğan arasında kalmışlar. Bu ne hız, yargıda böyle bir rekor Guinness Rekorlar Kitabına girmeyi hak etti. Dilekçemi okumaları 15 dakika sürer, okumadan, incelemeden reddetmişler” dedi.

7- Ama: Eminağaoğlu YSK’nın gerekçesini, “YSK yasası, seçim yasası değilmiş… Seçim yasası adı ile tek bir yasa yok ki ayrıca anayasada seçim yasası değil seçim yasaları hükmü var. Bu karar hukuk tarihine kara leke olarak geçer” dedi.

8- Ama: Danıştay ve Yargıtay, 23 Ocak 2019’da görev süresi dolan; YSK Başkanı Sadi Güven ile birlikte Yargıtay’dan seçilen üyelerden Faruk Kaymak, Refik Eğri, Danıştay’dan seçilen İlhan Hanağası, Zeki Yiğit ve Nakiddin Buğday’ın yerlerine seçim yapılması için aday olacaklara 15 Ocak’ta seçim duyurusu yapmadı…

Değerli okurlarım, çok değerli hukukçular, siyasetçiler, gazeteciler, aydınlar 31 Mart’ta yapılacak Yerel Seçim öncesi şu tabloya bakar mısınız?

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Binali Yıldırım diyor ki;

“Yerel Seçim siyasi faaliyet değildir, istifa etmem gerekmez.”

Yüksek Seçim Kurulu’nun 10 üyesi diyor ki;

“Söz konusu düzenleme seçim kanunu değil, YSK Teşkilat Kanunu kapsamında yapıldı.”

7062 Sayılı Yüksek Seçim Kurulu yasasının 4. maddesinin 2. şıkkı şöyle:

“Üyelerin görev süresi altı yıldır. Süresi biten üye yeniden seçilebilir. “

Önce şunu söylüyorum, Milletvekillerinin görev süresi yasa ile 1 yıl uzatılabilir mi?

Elbette uzatılamaz…

Peki, “can alıcı” denir ya şimdi de böyle bir soru gündeme getiriyorum:

Erdoğan hükümeti görev süresi dolan 6 üyenin yeniden seçilmesi mümkün iken ve çok rahat bir süre varken neden istemedi?

AKP kafasına uygun YSK ekibini, “ya seçilemezlerse” korkusu ile anayasaya aykırı şekilde görevde tutuyor…

Ve geçen gün yazdığım gibi yerel seçimi iptal etmek için koz olarak kullanmak istiyor…

 

Alıntı

Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , , , , | YSK’daki 5 üyenin görev süreleri doldu ama… için yorumlar kapalı
Mar 20

“BEN ONUN CEMAZİYÜLEVVELİNİ BİLİRİM”

“BEN ONUN CEMAZİYÜLEVVELİNİ BİLİRİM”

Osmanlı döneminde Maliye Nazırlığı’nda çalışan iki arkadaştan biri uyanığın önde gidenidir. Her ay için ayrılan Amerikan bezi torbalarından kendine don diktirir. Bunlara ayların isimleri sabit kalemle yazıldığından ne kadar yıkarsanız yıkayın çıkmaz. Kesip biçilip dikildiğinde bu yazı tam da ‘popoya’ denk gelmiştir. Bunu yaptıran, çalışma arkadaşına gösterir. Karşılıklı gülüşürler. Gel zaman git zaman, bu üç kağıtçı Maliye Nazırı olur.

Dürüst olan, eşeğin kuyruğu gibi kalmıştır. Aklına eski çalışma arkadaşı gelir. Tavassut istemeye gider. Özel Kalem’e başvurur. Bir türlü içeri alınmaz. Üçüncü gidişinde başlar bağırmaya “Git içerdekine söyle ben onun cemaziyülevvelini bilirim” demekle yetinir. Birden makamın kapısı açılır ve Nazır çıkar; “Vay Mehmet’çim hoş geldin. İnsan bir kere aramaz mı?” diyerek içeri götürür.

Posted in Hikayeler | Tagged , , , , , | “BEN ONUN CEMAZİYÜLEVVELİNİ BİLİRİM” için yorumlar kapalı
Mar 19

TÜRKİYE’DEKİ “TRUVA ATLARI”

TÜRKİYE’DEKİ “TRUVA ATLARI”

 

2003 yılındaki Türkiye’ye karşı manivelaların değerlendirildiği gizli bir Amerikan raporunda geçen “ABD’nin Türkiye’deki sosyo-ekonomik ve politik ortamı etkileme gücü var” ifadesi yukarıdaki ABD ve Rus generallerin açıklamalarıyla ne kadar da uyumlu olduğu ortadayken.

2013 yılında 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü’nün 21. Yüzyıl Dergisinde ve daha sonra İnternet sitesinde yayımlanan yazımda teröristbaşı Öcalan’ın Türkiye’ye teslim edilmesinin Truva Atı operasyonu olduğunu yazmıştım.

Sahada askerî anlamda bozguna uğrayan PKK terör örgütünün dağılacağı, ortadan kalkacağı beklenirken teröristbaşını teslim eden ABD, terörün siyasallaşmasını ve PKK’nın ve teröristbaşının siyasi aktör olarak muhatap alınmasının önünü açmış, bunda da başarılı olmuştur.

Türkiye’de 2015 sonrasından bugüne PKK tarihinin en büyük zayiatlarından birini almış, eylem yapamaz hale gelmiş olsa da PKK’nın önceliğini Suriye kuzeyine verdiğini, ağırlık merkezini orada oluşturduğunu belirtelim. PKK’nın Suriye kuzeyinde ABD desteğinde kazanımlarını garantiye aldıktan sonra Türkiye içine yöneleceğini, müzakere masasında kaldığı yerden devam etmek için yine dış güçleri arkasına alarak karşımıza çıkacağını da tekrar uyaralım.

Suriye’de olup bitenlerin ABD’nin BOP projesinin parçası ortadayken ABD’nin Türkiye’ye karşı diğer bir Truva Atı operasyonu da Suriyeli sığınmacılardır. Bunu 06 Ekim 2018’de bu köşede “Suriyeli göçü Truva Atı operasyonudur” başlığıyla yazmıştım. Yazımda “Suriyeliler, orta ve uzun vadede Türkiye’nin millî, kültürel, politik, sosyolojik, güvenlik ve jeopolitik yapısını değiştirecek kadar büyük bir tehdit oluşturmaktadırlar. Bu nedenle büyük bir Truva Atı operasyonudur.” demiştim.

Tabii FETÖ’nün de bir Truva Atı operasyonu olduğunu, hatta bunların ilk uygulamasıdır. Fakat çok daha kapsamlı ve uzun soluklu bir proje ve operasyondur. Çünkü FETÖ sürü Truva Atı operasyonu şekline dönüşmüştür ki 15 Temmuz FETÖ’cü kalkışmadan neredeyse 3 yıl geçiyor ve devlet maalesef FETÖ’cülerden tam temizlenememiş, sürü Truva Atlarının (kripto) hepsi tespit edilip imha edilememiştir.

Sorun şu. Yıllardır, aylardır uyarmamıza rağmen Türkiye’ye yönelik Truva Atı operasyonları üç koldan halen devam etmektedir ve Türkiye’yi yönetenler ve onların kontrolündeki medya ve uzmanlar bu büyük kuşatmayı, işgali ve yerli iş birlikçi Truva Atlarını henüz görememiştir.

 

 

Alıntı:

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , | TÜRKİYE’DEKİ “TRUVA ATLARI” için yorumlar kapalı