Vekillik beklentisine giren mayın eşekleri…
Kasabanın hanına bırakılan kara ve boz renkli iki eşek, dertleşiyorlarmış. Söz, dönmüş dolaşmış sahiplerinden çektikleri eziyete gelmiş.
Kara eşek öfke ile dişlerini gıcırdatmış:
– “Yeter artık arkadaş. Aha buraya kadar geldi. Biz de can taşıyoruz. Eğer, sahibim bir daha beni eşek yerine koyarsa, üzerimden atıp çifteyi basacağım.”
Diğeri suskun, bir şey söyleyemiyor.
– “Yahu” demiş kara eşek, “Sen de bir şeyler söylesene, niye susuyorsun?”
Beriki iç geçirmiş:
– “Dediklerin benim de aklımdan geçmiyor değil, ama benim çok önemli bir
beklentim var.”
Meraklanmış, kara eşek:
– “Hayrola, beklentin ne ola ki?”
Boz eşek, keyifle kuyruğunu oynatmış:
– “Yıllar önce sahibimle eşi mutfakta yemek yiyorlardı. Bir ara kızıp, eşine tekme tokat girişen sahibim, ‘Bir daha dediklerimi yapmazsan eğer, vallahi de billahi de seni ahırdaki eşeğin yerine kor, eşeği eve alırım’ dedi. Kulaklarımla duydum. İşte o yüzden bunca eziyete katlanıyorum.”
İktidara yağcılıkta rekora koşan ‘liboş’, ‘entel-dantel’ ve ‘dönek’ takımının son günlerdeki haline bakınca ‘beklentinin’ insana neler yaptırdığı geliyor aklımıza.
*İsrafil K.KUMBASAR Yeniçağ
This entry was posted in
Fıkralar. Bookmark the
permalink.