Şub 02

Türklerin türeyiş efsaneleri

Türklerin türeyiş efsaneleri

Türklerin türeyişleriyle ilgili en eski kayıt, Cou-şu adlı Çin kaynağındadır. Bu kaynak, Çinlilerin Cou hanedanının tarihidir ve 629 yılında yazılmıştır. Couşu‘da anlatılan efsane şöyledir:

Türklerin ataları, Hyungnu‘ların (Hunların) kuzeyindeki So devletinden gelmiştir. Boyun başı A-pang-pu idi; 17 erkek kardeşi vardı. Kardeşlerinden birinin adı İ-çi-ni-şi-tu idi; dişi bir kurttan doğmuştu. Bütün kardeşlerin devletleri yıkıldı, sadece İ-çi-ni-şi-tu kaldı. Çünkü ona bir peri dokunmuştu. Bu sayede yağmur yağdırabiliyor, rüzgâr estirebiliyordu.

İ-çi-ni-şi-tu iki kadınla evlendi; biri yaz tanrısının, biri kış tanrısının kızı idi. Bunlardan biri dört oğul doğurdu. Oğullardan biri ak bir kuğuya dönüştü.

Çocuklardan biri A-fu ile Kem (Yenisey) ırmakları arasındaki topraklara yerleşti; bunlara Kırgız denildi. Üçüncü çocuk Çu-çe ırmağı kıyısında hüküm sürdü.

En büyük oğul, Batı Sayan dağının yamaçlarına yerleşti. Dağın tepesinde A-pang-pu boyunun başka kolları yaşıyordu. Çok soğuktu ve üşüyorlardı. Büyük oğul ateş yakarak onları ısıttı ve korudu. Onlar da büyük oğulu başbuğ yaptılar ve ona Türk adını verdiler. Unvanı No-tu-lu Şad idi.

No-tu-lu Şad’ın on eşi vardı. Bunlardan doğan çocuklar annelerinin soyadını almışlardı. No-tulu Şad ölünce bu çocuklardan biri başbuğ seçilecekti. Kadınlar bir ağacın altında toplandılar ve şöyle karar verdiler: Ağaçta kim en yükseğe sıçrarsa o, başbuğ olacak.

Kadınlardan birinin adı A-şi-na idi ve onun oğlu en küçük çocuktu. En yükseğe o sıçradı ve başbuğ oldu. Kendisine A-hien (Bilge) Şad unvanını verdi.

***

Araştırıcılar, yukarıdaki efsaneyi, Bozkurt / Ergenekon destanının bir varyantı saymışlardır. Bunun birkaç sebebi var:

1) Çin kaynakları bu efsaneyi de Kök Türklere ait efsaneler arasında sayar.

2) İlk ata İ-çi-ni-şi-tu, dişi kurttan doğmuştur.

3) Bu efsanenin sonundaki No-tu-lu Şad (Türk), A-şi-na ve A-hien (Bilge) Şad isimleri, Bozkurt efsanesiyle benzeşir.

 

Kaynak Yeniçağ

Posted in Hikayeler | Tagged , , , , , , , , , | Türklerin türeyiş efsaneleri için yorumlar kapalı
Şub 01

Bahçeli’yi anlamak!

Bahçeli’yi anlamak!

Şu sözler dünkü Bahçeli’ye aittir: “Toplumu kamplara ayırandan cumhurbaşkanı olmaz. Teröriste kucak açandan, bebek katiliyle müzakere edenden Cumhurbaşkanı olmaz. Youtube’u kapatan Twitter’ı engelleyen, kişisel hakları budayandan Cumhurbaşkanı olmaz. Evdeki parayı sıfırlarken haysiyetini sıfırlayandan Cumhurbaşkanı olmaz. Her vatan evladı Cumhurbaşkanı olur. Ama Recep Tayyip Erdoğan’dan Cumhurbaşkanı olmaz.”

Çok ağır olan bu sözlerin altını çizerek Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olması için yapması gerekenleri de yine Bahçeli şöyle ifade ediyor: “Cumhurbaşkanlığı Anayasal çerçevede kalmalıdır. Yeminine sadık olmalıdır… Recep Tayyip Erdoğan’dan Cumhurbaşkanı olmaz. Olmamalıdır. Recep Tayyip Erdoğan, 17 Aralık-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet olayından aklanmadan, paklanmadan, ailesinin hesabını vermeden, 4 Bakanını Meclis’te Yüce Divan’a göndermeden, Cumhurbaşkanı olamaz, olmamalıdır” diyor ve ilave ediyor..

“İlle de Recep Tayyip Erdoğan diyorsanız, diyebilirsiniz fakat sonunda bu ülkede sosyal hareketler başlar felaketler gelirse, sorumlusu sadece Recep Tayyip Erdoğan olmaz, ona bu desteği verenler de sorumlu olur.”

Sonuç: Yirmi yıldır MHP’liler “Devletin başına Devlet gelecek” diye slogan attılar. Bahçeli bu sloganı, ‘Devletin başına Erdoğan gelecek’ şeklinde değiştirdi.

Kaynak Yeniçağ

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , | Bahçeli’yi anlamak! için yorumlar kapalı
Oca 31

ALTIN SÖZLER

ALTIN SÖZLER

* “Ordumuz hayat ve onur mücadelesinde, milletin amaçlarının tek dayanak noktasıdır.” Gazi Mustafa Kemal Atatürk

* “Eğer sınırlarınızda sorun varsa bunu gidermenin tek yolu sınırlarınızı genişletmektir” Hun İmparatoru Atilla

* “Özgür basın iyi ya da kötü olabilir, ama özgürlük olmayınca basın ancak ve ancak kötü olacaktır!” Albert Camus

* “Dünyanın hiç bir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz, daha sağlam bir askere rast gelinmemiştir.” Gazi Mustafa Kemal Atatürk

* “Tarikatlara ve cemaatlere alınan genç çocuklar, 30 yıl sonra General vs. olacaklar ve Cumhuriyet’e karşı ayaklanacaklar” Uğur Mumcu 1993

* “Liderlik bir kişiye bağlı kaldığı sürece, ulusun gücü, dünya gücüne dönüşemez.” Hun İmparatoru Attila

* Başbuğ Alparslan Türkeş’in vaktiyle, “Odasını boşaltın” talimatı vererek partiden kovduğu biridir Bahçeli   Ergün Kaftancı

Posted in Atasözleri Vecizeler | Tagged , , , , , , , | ALTIN SÖZLER için yorumlar kapalı
Oca 30

“İş birliği açısından muazzam bir alan var.”

“İş birliği açısından muazzam bir alan var.”

ABD ve dünyayı yöneten bir kuruluş olan CFR’de Türk-Amerikan ilişkileri konulu bir toplantı düzenlendi. Amerika’nın eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey, “Erdoğan’ın bir tarafı dünyaya 19’uncu yüzyıl merceğinden bakan Putin, diğer tarafı da Charles de Gaulle. O ve çoğu Türk, ABD’den ne kadar bağımsız olduklarını göstermek istiyor ama yine de ayrılmıyorlar. Amerika IŞİD’e karşı savaşta PKK bağlantılı grubun öncülüğündeki güce destek veriyor, Türkiye buna her gün tepki gösteriyor ama bu gücü destekleyen uçaklar büyük oranda Türkiye’deki üslerden kalkıyor. Erdoğan buna her gün izin veriyor.

Rusya’dan S-400 füze savunma sistemi alıyor ama aynı zamanda NATO, Türkiye’yi Afganistan’daki çabalarımızda en kritik 4 ülkeden biri olarak görüyor.

Türkiye-AB ilişkileri her zaman çukurda ama mülteci anlaşması Avrupa’nın istikrarında en önemli gelişmelerden biri! Dolayısıyla Erdoğan’ın aslında neler yaptığına bakıldığında, iş birliği açısından muazzam bir alan var.” dedi!

 

Kaynak Yeniçağ

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , | “İş birliği açısından muazzam bir alan var.” için yorumlar kapalı
Oca 29

DEMLENMELİ AŞK!

DEMLENMELİ AŞK!

 

Karanlık çöktüğünde parlayan bir ay gibi

Hedefe odaklanıp gerilmeli yay gibi

Yürek bir ömür boyu tıpkı köz de çay gibi

Bir aşkın ocağında demlenmeli değil mi?

 

Can suyu ile âşık gönülleri kardıysa

Sevgi sarmaşık gibi bedenini sardıysa

Bir gönül ikliminin merasına vardıysa

Aşkın doru kısrağı gemlenmeli değil mi?

 

Sevgisinden şiddetli silahları hiç yoktur

Bir tek sevmekten öte günahları hiç yoktur

Sevgiden aşktan yana eyvahları hiç yoktur

Sevene sevilene imrenmeli değil mi?

 

Yürek yüce değilse çağlayan akışır mı?

Kuru, çorak gönüller aşk ile bakışır mı?

Bu aşkın dünyasına kuruluk yakışır mı?

Sevginin havasıyla nemlenmeli değil mi?

 

Her zaman diliminde sorulacaktır elbet

Canan, cana hasretle sarılacaktır elbet

Canan, canı sararken yorulacaktır elbet

Canan yürek köşkünde dinlenmeli değil mi?

 

Sevgi dolu çift yürek bir gönülde kışlayıp

Hakk’ın yüce emriyle birbiriyle eşleyip

Sevginin ateşiyle bir sarrafça işleyip

Aşkın altın tozuyla simlenmeli değil mi?

 

Gönlün aşk bahçesine her can tohum ekmeli

Sevginin tarlasına bir abide dikmeli

Canlar bir ömür boyu aşk kahrını çekmeli

Aşkın tohumu canda çimlenmeli değil mi?

 

Kenan ŞAHBAZ

Posted in Şiirlerim | Tagged , , , , , | DEMLENMELİ AŞK! için yorumlar kapalı
Oca 28

Hangi zemin üzerinde ittifak ettiniz?

Hangi zemin üzerinde ittifak ettiniz?

 

Hasan el Bennâ üzerinde mi, Hoca Ahmet Yesevî üzerinde mi?

Seyit Kutup üzerinde mi, Ziya Gökalp üzerinde mi?        

Nuri Pakdil üzerinde mi, Erol Güngör ve Mümtaz Turhan üzerinde mi?

Sünni fanatizmi üzerinde mi, mezhep taassubundan uzak bir millet kavramı üzerinde mi?

Cumhuriyet alerjisi üzerinde mi, Atatürk üzerinde mi?

Necmeddin Erbakan üzerinde mi, Alparslan Türkeş üzerinde mi?

 

Neyiniz “yerli ve milli”?

Politik ve kısa vadeli menfaatler haricinde ittifak edebileceğiniz bir tek noktanız bile yoktur; geriye dönük birkaç yıllık karşılıklı demeçleriniz bile bunun en bâriz delilidir. Sizler hatırlatılmasına tahammül bile edemediğiniz bu yakın geçmişinizi unutmuş gibi yapsanız da millet unutmadı…

“Türk’üm, doğruyum” diye başlayan ‘Andımız’ı okullardan kaldırmanız mı?

Resmî kurumların tabelâlarından T.C. harflerini yani Türk adını kaldırmanız mı?

Açılım süreci dediğiniz ve şimdi tekrar buzdolabından çıkarmaya niyetlendiğiniz o süreçte Kandil’e, İmralı’ya, yolladığınız posta güvercinlerinizi, Oslo’da yaptığınız anlaşmaları

Bugün adına YPG veya PYD denilen PKK teröristlerine, vatan topraklarından silahlarıyla birlikte verdiğiniz geçiş izni mi?

Habur’da yaşanan rezâleti mi?

Kobani’ye yolladığınız selâmları, isimlerinizin önündeki “Serok Ahmet” sıfatlarını, “artık dağa çıkışlar nitelik kazandı” beyanlarınız mı?

Bugün düşman olduğunuz Barzani’yle birlikte söylediğiniz Megri Megri türküleriniz mi?

Ne 15 Temmuz’u bu ülkeye yaşatan alnı secdeli çocuklarınız mı? Orta Doğu’nun eli silahlı asabî çocuklarınız mı?

90 yıllık reklâm aralarınız mı?,

“Türk ırkı diye bir ırk yoktur” söylemleriniz mi?

“AKP sayesinde Türk olmaktan kurtulduk” diyen siyâsî şuur altınız mı?

Neyiniz “yerli ve milli”?

 

Kaynak Yeniçağ

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , | Hangi zemin üzerinde ittifak ettiniz? için yorumlar kapalı
Oca 27

“Müslümanlar arasında en garip olan şey, utanmanın azlığıdır…”

“Müslümanlar arasında en garip olan şey, utanmanın azlığıdır…”

17. yüzyılda Naima tarafından yazdıklarından

‘Zamanın Nasreddin’i’ denilen Kara Abdullah, bir gün vezir divanında, bu iki kazasker de otururken, bir husus için divana girip işini arz ettikten ve latife yollu, elini kaldırıp vezire hayır dua ettikten sonra iki kazaskeri de pek fazla metheyledi. Vezir, Kara Abdullah’ın bu methinin arkasında başka şeyler olduğunu anladı ve gülerek, ‘Bu duanın sebebi nedir?’ diye sordu.
Kara Abdullah, ‘Sultanım, bir oğlum vardır, hummaya tutuldu. Bin türlü ilaç ettim, fayda etmedi. Sonunda hummaya hitap ederek, ‘Bre sıtma, eğer oğlumun yakasını bırakmazsan, Anadolu kazaskerinin günahları senin boynuna olsun’ dedim. O saat oğlan gözünü açıp iyileşti!’ dedi.
Sadrazam yine gülerek, ‘Ya Rumeli kazaskerinin günahlarını niye havale etmedin?’ diye sordu.
Kara Abdullah, cevabı yetiştirdi:
-Sultanım, Rumeli kazaskerinin günahlarını böyle küçük hastalıklar için sarf etmem, Onları, oğlanın taununa saklıyorum!
Vezir ve hazır olanlar güldüler. Hatta bu latife ile rezil olan iki kazasker de utanmadan diğerlerinden daha fazla güldü! Müslümanlar arasında en garip olan şey, utanmanın azlığıdır…”

 

Kaynak Yeniçağ

Posted in Fıkralar | Tagged , , , , , | “Müslümanlar arasında en garip olan şey, utanmanın azlığıdır…” için yorumlar kapalı
Oca 26

Ülkeyi dönüştürmeye çalışanlar

Ülkeyi dönüştürmeye çalışanlar
Özel Zehra Okulları’nda öğretmenlik yapan Zehra Efetürk, öğrencilerine Çanakkale Zaferi’ni işleyen bir piyes oynatacaktı…
Okul yönetimi piyesin metnini inceledi ve bazı ifadeleri değiştirmek istedi…

Piyeste “Vatan sağ olsun” denilen bölümün “Allahuekber”, “millet” kelimesinin yerine de “ümmet” kullanılması için öğretmene baskı yaptı…
Bu kavramların birbirinin alternatifi olmadığını bilen öğretmen direndi…

Daha önce de okul yönetimiyle benzer sıkıntılar yaşayan öğretmen konuyu devletin ilgili birimlerine aktardı…

Bunları öğrenen okul yönetimi, öğretmenin elinden zorla istifa dilekçesi almaya kalktı, imzalamayınca darp edildi…
Bütün bunlar Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinde oldu…

Dâvâ geçenlerde sonuçlandı… Mahkeme okulu ‘bir miktar’ cezalandırdı…

Öğretmen hanım, işinden olsa da hiç olmazsa mücadeleyi bırakmayacağını, bırakmamak gerektiğini gösterdi…

 

Kaynak Yeniçağ

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , | Ülkeyi dönüştürmeye çalışanlar için yorumlar kapalı
Oca 24

Osmanlıdan kalma utanmazlık, arlanmazlık hastalığı

Osmanlıdan kalma utanmazlık, arlanmazlık hastalığı

Osmanlı tarihçilerinden 17. Yüzyılda Naima‘nın yazdıklarından

“1653 yılında Anadolu ve Rumeli kazaskerlerinin akıllıca olmayan hallerle teşhir olunup azledilmelerinin sebebi, halkın kabul edemeyeceği derecede ayıplar işlemeleri ve fahiş rüşvet almaları idi. Bilhassa Rumeli kazaskeri Tiryaki Kuşbaz, sağ olan kadıların makamlarını satardı. Satın alan herif, gidip makamı zapt ettiğinde, eski zavallı gelip, ‘Ben sağım, ölmedim’ diye kazaskere dert yandıkta, ‘Subhanallah! Sözüne inanılır dört beş Müslüman öldüğünü söylediler!’ diye teselli verip, gizlice bir miktar da akçesini aldıktan sonra ‘Bir yanlışlık olmuş’ diye görevini iade kararı kâğıdını verirdi. Daha önce parasını alıp makama oturtulan zavallı geldiğinde, onu da ‘Elem çekme, sana da bir yer buluruz’ deyip sustururdu. Birkaç gün sonra bir başkasının mansıbını ona kaptırıp, tekrar aynı işi yapardı. Kadı fukaralarını devridaim böyle dolandırıp para toplamak için buna benzer türlü türlü şeytanlıklar icat ederdi.

Anadolu tezkirecisi İlâhizade de ona rahmet okutacak acayip yollardan hareket etti. Her biri, bu çeşit rüşvetler almaktan zamanın karunu oldu. Hatta bu ikisinin azlinden önce bir de rezalet oldu.

 

Kaynak Yeniçağ

Posted in Hikayeler | Tagged , , , , , | Osmanlıdan kalma utanmazlık, arlanmazlık hastalığı için yorumlar kapalı
Oca 23

İnsandaki akıl tutulması

İnsandaki akıl tutulması

Mao Zedong, Çin Komünist Devrimi lideridir. Yani halkı arkasına alarak devrim yaptı. İktidara geldiğinin ilk beş yılında 5 milyondan fazla insanın, sonrasında en az 4 milyon olarak tahmin edilen muhalif entelektüelin ölümüne neden oldu.

‘Yüz çiçek açsın bin fikir yarışsın’ hareketi 30 milyon insanın bir kaç ay içinde açlıktan ölmesine neden oldu.

Bu tabloyu görüp de, Çin’de ve dünyada Mao’nun arkasından gidenlerin durumu bir akıl tutulması tablosundan başka ne olabilir?

Hitler, seçimle iktidara geldi. Alman halkının tercihi paralelinde Führer oldu. 6 milyonu Yahudi olmak üzere 17 milyondan fazla insanın ölümüne sebep oldu. Sonradan Almanların yüz karası olan böyle bir diktatöre Alman halkı neden oy verdi? Bu durum halkın akıl tutulmasından başka nasıl izah edilebilir?

Asurluların torunu olduğunu söyleyerek övünen, Irak diktatörü Saddam Hüseyin, yaptırdığı yoğun propaganda ve algı yaratma yolu ile halk arasında efsane idi. Toplumda akıl tutulması olmasa bir diktatör nasıl efsane olur?

Josef Stalin, Komünist Parti’nin ilk genel sekreteri ve 1924’te Lenin‘in ölümü ile Sovyetler lideri oldu. Komünist devrimini halk yaptı, Stalin de lideri olur. 1930 sonrasında “Büyük Temizlik” adıyla milyonlarca insanı -muhalifleri- öldürttü. Rus halkı eğer devrimin başında Çar’dan daha gaddar bir Stalin  olabileceğini bilseydi ve Stalin zulmünü tahmin edebilseydi yine de komünist devrimi yapar mıydı?

 

Kaynak Yeniçağ

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , | İnsandaki akıl tutulması için yorumlar kapalı