Ara 21

MEZHEPLER (4)

ebu hanife imami azam - 18 vcd      images 
 
       hanbeli_mezhebi_nedir       images (1)
 
MEZHEPLER (4)
 
İtikatta bu iki hak mezheb olan Eş’ari ve Maturidi mezhebine üçüncü olarak Vehhabilik olarak bilinen“Selefiye”yi ilave edenler de vardır. Çünkü Ehl-i Sünnet’in tuttuğu, takip ettiği yol zaten selefin yoludur. Kaldı ki sonraları “Selefilik”, selefin yolu ve görüşleri olmaktan çok İbn Teymiye ve Muhammed b. Abdülvahhab’ın mugalatalarını-düşüncelerini yansıtır hale gelmiştir.
Selefîler, ilk olarak Hicri 4. yüzyılda ortaya çıkmışlardır. Bunlar, amelde Hanbelî mezhebine mensuplardı. Görüşlerinin, Selefiye inancını canlandıran ve bu inanca ters düşen görüşlere karşı mücadele eden İmam Ahmed İbn Hanbel´e (rh.) ait olduğunu söylüyorlardı. Ancak Hanbelimezhebinden olan bazı zatlar; onların bu görüşlerinin, Ahmed İbn Hanbel´e (rh.) ait olduğu hususundaki sözlerine katılmamışlardır.
Selefiye inancı Hicrî 7. yüzyılda tekrar ortaya çıkmış ve bu de¬fa bu görüş, İbn Teymiyyetarafından ihya edilmeye çalışılmıştır. İbn Teymiyye, Müslümanları yoğun bir şekilde bu görüşü kabul etmeye davet etmiş ve kendine göre, zamanının gerektirdiği bazı düşünceleri (!) de Selefiyegörüşüne ilave etmiştir.
Daha sonra Selefiye inancı Hicrî 12. yüzyılda Muhammed b. Abdülvahhab tarafından Arap yarımadasında yeniden ortaya çıkarılmıştır. Günümüzde de Vehhabîler, Müslümanları bu Ehl-i Sünnet dışı görüşe davet etmekte ve bu görüşleri şiddetle savunmaktadırlar.
Hanbelî mezhebinde olduklarını iddia eden bu insanlar, bazı çok temel mevzularda Ehl-i Sünnetçizgisinden ayrı görüş ve inançlara sahiptirler. Mesela tevhid inancı yani Allah’ın birliği meselesi,şefaat, tevessül, rabıta, kabir ziyaretleri… gibi hususlarda işi, Sünnîlertekfire kadar götürmüşlerdir. Bu akım Hicri 4. yüzyılda ortaya çıkmış ve bu görüşü benimseyenler, görüşlerinin,Ahmed İbn Hanbel´e ait olduğunu söylemişlerdir. Ancak Hanbeli mezhebinden olan bazı zatlar bu görüşlerin, Ahmed İbn Hanbel´e ait olduğu hususunda bunlara katılmamışlardır.
 
Bâtıl Mezhepler (Ehl-i Bid’at Mezhepleri)
Ehl-i bid‘at mezhepleri de ikiye ayrılır:
a) Küfre düşmeyenler,
b) Küfre düşenler.
Küfre düşen bid‘at mezheplerinin temeli, İslam’ın ana esası olan âyet ve hadislerin görüşlerine uymayan, genellikle kişilerin kendi arzu ve hevesleri doğrultusunda uydurdukları iddialardır ki, bunların sayıları çoktur.
 
(Devam Edecek)
Kaynak: http://www.mollacami.com/konu/m-e-z-h-e-p-l-e-r-12644.html
Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , , , | MEZHEPLER (4) için yorumlar kapalı
Ara 20

Altın Sözler

        04388-özlü-sözler
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
       Altın Sözler
  • İnsan ne kadar çok okursa o kadar çok yükselebileceğini bilmelidir. O.J. BANGS
  • İnsan zaman öldürmek için değil; faydalı hoş bir an geçirmek için okumalıdır. OLİVER GOİTMİDH
  • Konuşmak ihtiyaç olabilir ama susmak sanattır. GOETHE
  • Kusurlarınızı hemen söyleyecek arkadaşlar bulun. BOİLEAU
  • Okumak; insana olgunluk, konuşmada canlılık, yazmada açıklık verir. BACON
  • Suçu toplum hazırlar, suçlu işler. BUCKLE
  • Susan bir bilgin, bir kelime söylemeyen aptaldan farksızdır. MOLİERE
  • Tilki, kümesi iyi tanıyor diye bekçi yapılır mı? TRUMAN
  • Yiğit olan sırrını kimseye demez, kötü kalbindekini dile getirir. KARACAOĞLAN
  • Zafer, iradededir. NAPOLYON
Posted in Atasözleri Vecizeler | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , | Altın Sözler için yorumlar kapalı
Ara 19

Satılan Sadece Toprak Mı? (4)

        satisharitasi_incik
 
 
 
 
 
 
 
                                                                                                   
 
 
Satılan Sadece Toprak Mı? (4)
 
İşte Diğer Satılanlar…
92-Bayındırlık ve iskan bakanlığı Erciyes sosyal tesisi,
93- Karayolları Erciyes sosyal tesisi,
94-Tekel sigara fabrikaları,
95-Sümer holding Bergama pamuk ipliği fabrikası,
96-Tekel sigara fabrikalarına ait taşınmazlar,.
97-Tekel puro fabrikaları,
98-Tekel alkol işletmelerine ait taşınmazlar,
99- Tercan ayakkabı işletmesi,
100-TCDD Mersin limanı,
101-Adapazarı şeker fabrikası,
102-Ereğli demir çelik fabrikası,
103-İskenderun demir çelik fabrikası,
104-Ereğli limanı,
105- İskenderun limanı,
106-Yarımca limanı,
107- Yarımca porselen fabrikası,
108- Romanyadaki silisli sac fabrikası,
109- Divriği demir madeni,
110- Hekimhan demir madeni,
111- Kırıkkale çelik çekme boru fabrikası,
112- Borçelik,
113-Tüpraş,
114- Petkim,
115- Türk telekom,
116- Kıbrıs Türk hava yolları,
117- Tügsaş Toros gübre fabrikası,
118- Tügsaş Tekirdağ, Tarsus, Fatsa depoları,
119- Seydişehir eti alüminyum a.ş,.
120- Oymapinar baraji,
121- Eti alüminyuma ait madenler,
122- Emekli sandığı Ankara Emek işhanı,
123-Emekli sandığı İstanbul Hilton oteli. 
 
Babalar gibi sattılar.”
(SON)
Kaynak: http://www.uludagsozluk.com/k/akp-nin-5-y%C4%B1lda-satt%C4%B1klar%C4%B1/
Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , , , , , , , , , | Satılan Sadece Toprak Mı? (4) için yorumlar kapalı
Ara 18

KARINCA İLE HZ. SÜLEYMAN (A.S)

images
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
KARINCA İLE HZ. SÜLEYMAN (A.S)
 
Bir gün Süleyman Peygamber (a.s) bir karıncaya bir yıllık yiyeceğinin miktarını sorar. Karınca da, “Bir buğday tanesi yerim” diye cevap verir.
Cevabın doğru olup olmadığını kontrol etmek isteyen Süleyman Peygamber (a.s) karıncayı bir şişeye koyar. Yanına da bir buğday tanesi koyarak hava alacak şekilde şişeyi kapatır. Ondan sonra da bir yıl bekler. Müddeti dolunca şişeyi açtığında bir de bakar ki karınca buğday tanesinin yarısını yemiş, yarısını da bırakmıştır. Kendi kendine meraklanır. Acaba neden yemedi?
Bunun üzerine Hz. Süleyman (a.s) karıncaya buğday tanesini tamamen neden yemediğini sorar. Karınca da, “Daha önce benim yiyeceğimi yüce Allah (c.c) verirdi. Ben de O’na güvenerek bir buğday tanesini tamam olarak yerdim. Çünkü O beni asla unutmaz ve ihmal etmezdi. Fakat bu işi sen üzerine alınca doğrusu nihayet bu aciz bir insandır diye sana pek güvenemedim. Belki beni unutup yiyeceğimi ihmal edebilirsin. O yüzden de bir yıllık yiyeceğimin yarısını yiyerek, diğer yarısını da ertesi yıla bıraktım” diye cevap verdi…
Posted in Hikayeler | Tagged , , , , | KARINCA İLE HZ. SÜLEYMAN (A.S) için yorumlar kapalı
Ara 17

Ülkücüleri esas üzen!

b-44859-ulkucuÜlkücüleri esas üzen!
 
MHP’nin beklentilerin altında kalması problem midir? Evet problemdir ama hayatın sonu değildir…
Esas problem ve can alıcı olan, partinin düştüğü veya düşürüldüğü durumdur… Yoksa yüzde üçlerde dolaşırken bile oy oranları, bu partinin mensuplarının MÇP’den beri çok daha başı dik ve gururluydu…
Siyasî yenilgilerin etkisi bir şekilde aşılır… Ya ‘duruş’ kayıpları? Onun etkisini atlatmak o kolay mıdır? Belli ki partiyi yöneten anlayış, yıllar içinde nelerin eriyip gittiğinin ya farkında değil ya da işlerine geliyor!..
Bir kere ülkücüye kulak verseler, asıl sarsıcı olanın seçim yenilgileri değil, dünün silik ve şahsiyet fukarası tipler karşısındaki eziklik olduğunu fark edecekler… Örnek mi? Altmış kişi, iki kişiye saldırabilir ve darp edebilir… Bunun utanılacak, sıkılacak, küçük düşmeye vesile olacak tarafı yoktur…
Can sıkıcı olan ise, dün değil altmış kişi, altı yüz kişi bile olsalar cesaret edemeyecekleri hâlden, onları bugünkü hâle getiren ’caydırıcılık’ kaybıdır… Bu harekete ne olmuştur ki, ‘siyasetin iç oğlanı’ hükmündeki büzülesi ağızlarda ‘metres’likle karşılık bulmuştur? Mahallesinde tek kişiyken bile, korkuyla karışık saygı duyulan ve ‘racon’una hürmet edilen ülkücünün hazmedemediği işte budur, seçim sonuçlarından ziyade, gerçek imajın işportaya düşürülmesidir…
Erdoğan ve arkadaşlarının Bahçeli’ye kaç kere ‘salyalı’ dediğini sayabilen oldu mu? Bu ‘salya’nın anlamını biz mi bilmiyoruz, yoksa hedefsizliği, başarısızlığa ve heyecansızlığa itirazlarını yükselten partililere karşı ‘Keşanlı Ali Destanı’ yazan ve inandırıcılıktan uzak yöneticiler mi?
Bugünkü yöneticiler, oyca daha küçük olsa da böyle bir parti mi devralmışlardı? Meselâ Apo’nun elemanı, partinin liderine “Sen bu saatten sonra assan assan, Sayın Öcalan’ın paltosunu vestiyere asarsın”  diyebilir miydi? Bir başkası “Sen ancak Erciyes’te ulumayı bilirsin, Meclis’te erkek değil, ürkeksin”  sözlerini aklından geçirebilir miydi?
Kazanılmış kongrelerden sonra “Fitnenin başını ezdik” diye gururla haykıranlar, ülkedeki fitne karşısındaki gerilemeyi, yine kapalı toplantılarda kendi partililerine yüksek sesle hitap ederek, fırça atarak, korkutmaya çalışarak örtebileceklerini hesaplaya dursunlar… Başkalarından gelen hakaretleri yedikçe komik kalmaktan ileriye geçemeyecekler…
Caydırıcılık, nerede, nasıl, hangi politikalarla, kimlerin elinde kaybolmuştur? Esas mesele bu… Sosyal medyada veya ‘kapalı devre gazlama sistemi’nin uygulandığı hareket içi toplantılarda ettikleri büyük laflarla dağları sarstığını zannedenlerin, o koltuklarda oturdukça ülkücülere ait hangi değerleri sarstıklarını görmeleri gerekiyor… Tabiî samimiyseler!..
Bu ‘pelteleşme’ politikasının bir bedeli olacaktı… Bugün ödenen bedel, işte o bedeldir… Meclis’te milletvekillerinin, sandık başında parti görevlilerinin artık ‘çok rahat göze kestirilecek’ dönüşüme uğraması, siyasî iktidar karşısındaki ezikliğin bir yansıması…
Bu ülkenin Türk milliyetçiliğine tarifsiz bir şekilde ihtiyacı var… Ama bugün o kadar silik ki siyasî iktidar herhangi bir adım atacağı zaman onun tepkisini, Kürtçülerin tepkisi kadar ciddiye almıyor… Çünkü karşısında ‘kurumsal’ anlamda direnci hakkıyla teşkilatlayıp, “Bu ülkede ben varım ve beni çiğneyip adım atamazsın” diye hesaba katılacak, aksi takdirde öfkesinden çekinilecek bir yapı maalesef yok… Milliyetçilik, kurumsal anlamda denklemin hiç bir tarafında bulunmuyor…
Artık bu işin hatırı matırı kalmamıştır… Başarısızlık karşısında öfkesinin kırk sekiz saat sürdüğüne inanılan ülkücüler için görünmez vâdelere ‘zafer senetleri’nin yazıldığı bu düzen hükmünü yitirmiştir… Bugün anlamını yitirmiş üç-beş sloganla hayatiyetini devam ettirmeye çalışan yapı için deniz çoktan bitmiştir…
Ülkeyi bölmek isteyen katillerin heykellerinin dikilmeye başlandığı bir ülkede milliyetçi hareket yükselmiyorsa, ya da yükselirken kendisini hâlâ ‘milliyetçi’ partide değil, milliyetçiliği ayaklar altına alan bir partide gösterme çelişkisine düşüyorsa, bu karmaşık problem karşısında yöneticilerin sözü bitmiş demektir… Yenilen dayaklar ve muhatap olunan hakaretler de çabası…
Evet, siyasî yenilgilerin etkisi bir şekilde aşılır… Ya ‘duruş’ kayıpları?
 
Kaynak:http://www.turkislamdevletleri.com/konular/101310-ulkuculeri-esas-uzen-sey.html
Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , , , , , | Ülkücüleri esas üzen! için yorumlar kapalı
Ara 16

“Beni Asla Kaybetmeyin!”

ballarbalinibuldum2_1401046712189
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
“Beni Asla Kaybetmeyin!
 
Su, ateş ve ahlâk dostluk kurmuşlar. Bir gün ormanda dolaşmaya çıkmışlar. Fakat bir müddet sonra içlerine bir korkudur düşmüş. Orman çok büyük ve çok karmaşıkmış. Her türlü ihtimale karşı birbirlerini kaybederlerse, nasıl bulacaklarını düşünmeye başlamışlar.
Ateş ve ahlâk suya sormuş:
-“Kaybolursan seni nasıl bulacağız?”
Su cevaplamış:
“Nerede bir şırıltı duyarsanız ben oradayım.” demiş.
Sıra ateşe gelmiş.
Su:
-“Seni yitirirsek ne yapalım?” diye sormuş.
Ateş:
-“Duman gördüğünüz yerde ben varım.” cevabını vermiş.
Sıra ahlâka gelince cevabı şu olmuş:
-“Beni asla kaybetmeyin! Eğer kaybederseniz, bir daha asla bulamazsınız!”
 
http://www.pozitifgazete.com/su-ates-ve-ahlak.html
Posted in Fıkralar | Tagged , , , , , , , , , , | “Beni Asla Kaybetmeyin!” için yorumlar kapalı
Ara 15

MEZHEPLER (3)

indir
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
MEZHEPLER (3)
 
HAK MEZHEPLER (Ehl-i Sünnet Mezhepleri)
İtikatta Ehl-i Sünnet Mezhepleri ikidir:
1. Eş’arî mezhebi
Mezhebin kurucusu İmam Eş’arî’dir. Basra’da doğmuş, Bağdat’da vefat etmiştir. İmanla ilgili mevzularda ayet ve hadisleri temel almakla birlikle bunların anlaşılmasında akla da yer veren bir mezhep anlayışıdır. Şâfiîler, Malikiler genelde Eş’ari mezhebindendir. Mezhep, Kuzey Afrika, Endonezya ve Hicaz’da yaygındır.
2. Maturîdi mezhebi
Mezhebin kurucusu, İmam Mâtüridî’dir. Kendisi Türkistan’ın Semerkant şehrinin Mâtürid köyündendir. Mâtüridilik, imanla ilgili mevzularda ayet ve hadisleri temel almakla birlikte dinin anlaşılması konusunda aklı temel kabul etmiş bir mezheptir.
Mâtürîdî akaidinin temelini İmam-ı Azam Ebû Hanife’nin (rh. 80/699 – 150/767) içtihatları-görüşleri, bilhassa onun Fıkhu’l-ekber isimli eseri teşkil eder.
Mâtürîdîler fıkıhta İmam-ı Azam Ebû Hanife’nin (rh.) yolunu takip etmiştir. Hanefilerin büyük çoğunluğu Mâtüridî mezhebine bağlıdır.
Mezhep, Türkiye, Balkanlar, Orta Asya, Hindistan, Pakistan’da yaygındır.
Çoğunlukla Türkler fıkıhta Hanefi, itikatta ise Mâtüridi mezhebindendir.
 
(Devam Edecek)
 
Kaynak: http://www.mollacami.com/konu/m-e-z-h-e-p-l-e-r-12644.html
Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , , , , , , , , | MEZHEPLER (3) için yorumlar kapalı
Ara 14

EFENDİM (!)

depresyon_bunalim_stres
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
EFENDİM (!)
 
Sözünüzün tamamı afyon dolu, eterli
Seçim zamanlarında bize gelin yeterli (!)
Sayenizde kalmadı gözleri ferli
Bu defa, çıramızı yakmayın siz efendim!
 
Siz bize, biz size ümitlerle yılıştık
Açlığa, susuzluğa, sefalete alıştık
Bir lokma ekmek için hep gün boyu çalıştık
Bizim açlığımıza bakmayın siz efendim(!)
 
Boş verin, aldırmayın milletin cefasına (!)
Muhtacız yıllar yılı devletin vefasına
Kurulun İstanbul’da boğazın sefasına (!)
Milletin boğazını sıkmayın siz efendim!
 
Dalkavuklarınız, arpalıklarda dursun
Enflasyonun nabzı bizleri vursun
Terör denen canavar, kasıp kavursun
Şipşirin kafanızı takmayın siz efendim(!)
 
Çöreklenip başlara bir kobra yılan gibi…
Nedir bu kaptı kaçtı tıpkı bir talan gibi…
Bozuk ve mikrop dolu kipkirli bir kan gibi…
Bir daha kalbimize akmayın siz efendim!
Posted in Şiirlerim | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , | EFENDİM (!) için yorumlar kapalı
Ara 13

Satılan Sadece Toprak Mı? (3)

1
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Satılan Sadece Toprak Mı? (3)
 
İşte Diğer Satılanlar…
62- TDİ Ankara feribotu,
63- TDİ samsun feribotu,
64- Petkim 2 adet taşınmaz,
65- Tedaş 1 arsa, 1 adet trafo binası,
66- Tedaş 1 adet taşınmaz,
67- Ataköy turizm a:ş, 68- Ataköy otelcilik a:ş,
69- Ataköy marina ve yat işletmesi,
70- Sümer holding Beykoz işletmesi,
71- Sümer holding İstanbul imar ltd.şti,
72- Sümer holding 2 adet taşınmaz,
73- TDİ karadeniz gemisi,
74- Tekel kristal tuz rafinerisi,
75- Tekel Kağızman tuzlası,
76- Tekele ait 49 adet taşınmaz,
77- Tüpraş 2 adet taşınmaz,
78- TDİ 1 adet taşınmaz,
79- Seka 5 adet taşınmaz,
80- Köy hizmetleri genel müdürlüğü (tasfiye edildi),
81- SSK Hastaneleri (tasfiye edildi),
82- SSK Eczaneleri (tasfiye edildi),
82- Seka Kocaeli fabrikası ve arsası
83-Sümer holding Sarıkamış işletmesi,
84-Sümer holding Sivas dokuma fabrikası,
85- Sümer holding Manisa pam. men. a:ş,
86- Sümer holding makine ve teçhizat,
87- Sümer holding 32 adet taşınmaz,                                                                                                                                                                                                   88- Tügsaş Samsun gübre sanayi a.ş,
89- Tekel 5 adet taşınmaz,
90- Araç muayene istasyonları 1. bölge,
91- DSİ Erciyes sosyal tesisi,
 
Babalar gibi sattılar.”                                                                                                                                                                                                                               (Devam edecek)
 
Kaynak: http://www.uludagsozluk.com/k/akp-nin-5-y%C4%B1lda-satt%C4%B1klar%C4%B1/
Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , , , , , , | Satılan Sadece Toprak Mı? (3) için yorumlar kapalı
Ara 12

Altın Sözler

images (1)

 

 

 

 

 

 

 

Altın Sözler

  • Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakilerin anlayabileceği kadardır. MEVLANA
  • Gençken bilgi ağacını dikmezsek, ihtiyarlığımızda gölgesinde barınacak ağacımız olmayacaktır. CHESTERFİELD
  • Güzel bir kıyafet iyi bir tavsiye mektubudur. C. ŞAHABETTİN
  • Güzellik müthiş bir kudret, gülümseme ise onun kılıcıdır. CHARLES REACK
  • Herkes insanlığı değiştirmeyi düşünür ama hiç kimse önce kendini değiştirmeyi düşünmez. TOLSTOY
  • Hiçbir miras doğruluk kadar zengin değildir. SHAKESPEARE
  • İnsanın kendini feth etmesi zaferlerin en büyüğüdür. EFLATUN
  • Kendisini pek çok seven, çevresinde pek az sevilir. C. ŞAHABETTİN
  • “Siyasette hata, cinayetten beterdir. Siyaset adamların hataları ekseriya kumandanların başarısızlığına, bu başarısızlığın da devletin yıkılmasına sebep olur.” Cemil Bilsel
Posted in Atasözleri Vecizeler | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , , , | Altın Sözler için yorumlar kapalı