Mar 10

Türk Yurdu Kırım

images
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Türk Yurdu Kırım
Kırım, doğası güzel, toprakları verimli, Karadeniz’in önemli ve stratejik bir noktasında bulunan 26 bin km2 yüzölçümü ve 2 milyon nüfusa sahip, Ukrayna içinde önemli özerk bir cumhuriyettir. M.S. 430 yılında Atilla’nın amcası Aybars’tan başlayarak, Alanlar, Avarlar, Hazarlar, Selçuklular, Karaim, Peçenekler, Kıpçaklar, Altınorda ve Osmanlı İmparatorluğu (1475-1774) gibi Türklerin hakimiyet kurduğu ve günümüze kadar Türk kavimlerinin yaşadığı kadim bir Türk yurdudur. Günümüzde yaklaşık 250 bin Tatar Türkünün yaşadığı talihsiz ve güzel bir yurttur. Güzelliğinden ve öneminden dolayı tarih boyu çeşitli milletlerin istilasına uğramıştır. En son İkinci Dünya Savaşı’nda Almanlar tarafından istila edilmiştir. Ruslar tarih boyu buradan elini hiç çekmemiştir. (1774-1989) Stalin göz koyduğu Kırım’ı Türklerden arındırmak için Almanlarla işbirliği yaptıkları bahanesiyle Kırım Türklerini Sovyet coğrafyasına dağıtmış ve onların topraklarına Rusları yerleştirmiştir. Bu nedenle bugün Kırım Özerk Cumhuriyeti’nin % 60’ı Rus kökenlidir. Ayrıca Kırım nüfusunun % 80’i Rusya Federasyonu gibi Ortodoks mezhebindendir. Bir başka ifadeyle Kırım’da ve Doğu Ukrayna da Ortodoks Ukraynalılar yaşarken Batı Ukrayna’da Batı Avrupa’ya yakın Katolik Ukraynalılar yaşamaktadır. Ruslar, ikiye bölünecek olursa Ukrayna’yı, Ortodoks olan ve yoğunlukla Rusların da yaşadığı doğuyu kendi nüfuzu altına almayı planlamaktadır. Putin Meclisten orduyu Ukrayna’da kullanabilmek için yetki almıştır. ABD Başkanı Obama da çok kararlı ve sert bir şekilde, Ruslar, Ukrayna’ya girerlerse “bedel öderler” diyerek ciddi bir uyarı yapmıştır, Avrupa Birliği ve diğer birçok Avrupalı ülke İngiltere, Almanya ve Fransa, Rusları uyarmışlardır. Rusların, Ermenistan ve Gürcistan’da gerçekleştirdiği oldu bittiyi Ukrayna’da kolay yapamayacağı gözükmektedir. Ayrıca Ukrayna’da büyük ölçüde eski rejimin çok ciddi ağır sanayi ve silah üretimi mevcut ve Ukrayna, Rus gazı petrolü, askeri ve sanayi ürünü pazarıdır. Verimli Ukrayna topraklarında yetişen sebze, meyve ve tahıl Rusya için önemlidir. Kırım Akyar’da (Sivastopol) 240 yıldır Rus savaş gemileri demirlemiştir. Bunca yıldır hakim oldukları bir ülkeyi Batılılara vermek istememektedir. Türkiye, Kırım’ın selameti ve soydaşlarımızın çıkarını bütün gücüyle savunmalıdır. Bu hem ahlaki hem de stratejik ve tarihi bir gerekliliktir.
 
Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/kadim-turk-yurdu-kirim-30012yy.htm
images (1)
Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , | Türk Yurdu Kırım için yorumlar kapalı
Mar 09

Tayyip Bey! (1)

 
images
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
TAYYİP BEY! 
 
Dini bütün dedik sana inandık
Ama yanılmışız çok fena yandık
Bizi paylamandan artık usandık
Siyasetin senin olsun Tayyip Bey!..
 
“Ananı da al git” dedin ya burdan
Soktun katilleri yurda Habur’dan
İflas etti millet siyasi kurdan
Hükümetin senin olsun Tayyip Bey!..
 
Bütün vekillerin kısılmış sesi
Kul eyledin para ile herkesi
Yandaşların dolup taşmış kesesi
Ticaretin senin olsun Tayyip Bey!..
 
Nasıl “kelle”dersin şehit yatana
Bir de pirim verdin Türk’e çatana
Hangi yüzle varacaksın atana
Basiretin senin olsun Tayyip Bey!..
 
Su içilmez senle hiç aynı tastan
Kalmadı köylüde bağ ile bostan
“One minut” (van minut) çekişin dillere destan
Cesaretin senin olsun Tayyip Bey!..
 
Emir almak için gittin ağana
Muhtaç ettin bizi kuru soğana
Kucak açtın bu milleti boğana
Asaletin senin olsun Tayyip Bey!..
 
Arif olan insan akıl alır mı?
Hiç mahşere mazlum ahı kalır mı?
Mızrak çuval için hiç kısalır mı?
İcazetin senin olsun Tayyip Bey!..
 
Terörist başına villa yaptırdın
Bir lokma ekmeği ele kaptırdın
Bu milleti doğru yoldan saptırdın
Rezaletin senin olsun Tayyip Bey!..
 
Kahramanlar terör ile suçlandı
Etnik ırkçılıklar birden uçlandı
Türk’ün düşmanları yine güçlendi
Adaletin senin olsun Tayyip Bey!..
 
Demokrasi aşı pişirdin bize
Medyayla işini şişirdin bize
Geldin rezilliği düşürdün bize
Hürriyetin senin olsun Tayyip Bey!..
 
(Devamı var)
Posted in Şiirlerim | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , | Tayyip Bey! (1) için yorumlar kapalı
Mar 08

“Türkiye Batı’dan Bölündü ” 2

350px-TurkishGrayZoneIslands.svg
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
“Türkiye Batı’dan bölündü ” 2
Eski Milli Savunma Bakanlığı Genel Sekreteri emekli kurmay albay Ümit Yalım’dan paralel yargı yorumu gelince; “Türkiye Cumhuriyeti, cumhuriyet tarihinde ilk defa, bu hükumet döneminde, paralel yargıya muhatap olmuştur. Türk mahkemeleri tarafından yargılanması gereken vatandaşlarımız paralel yargı; Yunan yargısı tarafından yargılanmıştır.23 Mayıs 2006 Tarihinde bir Türk savaş uçağı, Rodos ve Kerpe Adası’nın güneyinde, uluslararası hava sahasında uçarken, bir Yunan savaş uçağı tarafından, alttan ve arkadan çarpmak suretiyle düşürülmüştür. Çarpma sonrasında pilotumuz paraşütle atlayarak canını zor kurtarmış, Yunanlı pilot ise uçağı ile birlikte denize çakılarak ölmüştür. Uçağımızın pilotu Atina Ceza Mahkemesi tarafından gıyabında yargılanmış ve yargılama sonucunda, Yunanlı pilotun ölümüne neden olmaktan suçlu bulunarak, Ocak 2009’da 4 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Pilotumuz hiçbir suçu olmadığı halde uluslararası hukuka göre yetkili olmayan Yunan mahkemesinde yargılanmış ve bu paralel yargıya, başta bu Hükümete ve Dışişleri Bakanlığı olmak üzere Türk yargısı sessiz ve tepkisiz kalmıştır. Yunanistan, yargılama sonrasında İnterpol’e başvurarak pilotumuzun yakalanması için kırmızı bülten çıkarılmasını sağlamıştır. Halihazırda pilotumuz bu yüzden AB ülkelerine gidemiyor. Çünkü AB ülkelerinden herhangi birine girmesi halinde tutuklanabilir.
 
Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/farkli-bir-paralel-yorum-29663yy.htm
 
Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , , , , , , , , , , | “Türkiye Batı’dan Bölündü ” 2 için yorumlar kapalı
Mar 07

Ziya Paşa’dan

Ziya

 
  •  Ziya Paşa, Türk yazar, şair ve devlet adamı. Asıl ismi “Abdülhamid  Ziyaeddin” dir. 19. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin en önemli devlet adamlarından birisidir ve en çok eser veren Tanzimat çağı yazarlarındandır.  
 
 
 
 
Gazel 7
1.Diyâr-ı küfrü gezdim beldeler kâşâneler gördüm
(Kafirler ülkesini gezdim mamur şehirler saraylar gördüm)
 
Dolaştım mülk-i İslâmı bütün viraneler gördüm
(İslâm diyarını gezdim baştan başa harabeler gördüm)
 
(Terkîb-i Bend’den)
6.Bi-baht olanın bağına bir katresi düşmez
(Bir tanesi bile bahtsız kimselerin bağına düşmez)
 
Bârân yerine dürr-i Güher yağsa semâdan
(Eğer yağmur yerine inci (elmas) yağsa gökten)
 
 
7.Erbâb-ı kemâli çekemez nâkıs olanlar
(Olgunluğa erişmiş kişileri çekemez kıskanç olanlar)
 
Rencîde olur dîde-i huffâş ziyâdan
(Yarasa gözü gibi ışığa dayanamaz gözleri kamaşır)
 
 
11.İdrâk-î meâli bu küçük akla gerekmez
(Bu küçük akıl, o yüce anlamı çözmeye, kavramaya yetmez)
 
Zîrâ bu terâzû o kadar sikleti çekmez
(Çünkü o ağır meseleyi bu terazi kaldırmaz)
 
Posted in Atasözleri Vecizeler | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , | Ziya Paşa’dan için yorumlar kapalı
Mar 07

BÜTÜN KADINLARIMIZIN KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN..

1660600_592575640825751_502134250_n
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Kadın…
 
Hasreti, özlemi, vefası duru
Onurun, şerefin güneşi kadın
Bir azmin hayata akseden nuru
Sevginin, şefkatin kardeşi kadın
 
Odur insanlığın yakuttan taşı
Yükselmekte arşa onurlu başı
Bütün ailenin sonsuz sırdaşı
İrfanın sönmeyen ateşi kadın
 
Korkmaz, gerekirse her zehri içer
Vatanı uğruna canından geçer
Her haliyle vakur, erdemi seçer
Evlerin sultanı, evdeşi kadın
 
Geleceğe dönük gözlerinde fer
Yuvaya gönülden bağlı bir nefer
Yiğitçe yuvayı kollar her sefer
Erkeğin baş tacı ve eşi kadın
 
08.12.2012
Kenan ŞAHBAZ
 
Hava, su ve güneş canlıların hayat kaynağıdır. Toplumların hayat kaynağı da kadınlardır. Hayat kaynaklarımızı korumanızı diler, sonsuz saygı ve sevgilerimle kadınlar gününüzü kutlar, kabulünü önemle rica ederim. www.kenansahbaz.com.
Posted in Şiirlerim | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , | BÜTÜN KADINLARIMIZIN KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN.. için yorumlar kapalı
Mar 06

Devletin Onuru Böyle Çiğnendi!..

Payanda_Turkiye

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Devletin Onuru Böyle Çiğnendi

4 Temmuz 2003 tarihinde Süleymaniye’de Amerikan askerleri Özel Kuvvetlere bağlı 11 Türk askerinin başına çuval geçirdiğinde ABD, ‘1 Mart tezkeresi’nin intikamını almakla kalmıyor, belki de bütün Türk tarihinin en büyük hakâretine mâruz kalıyordu, Türk ordusu ve onun şahsında Türk devleti…

Türk subaylarının başına çuval geçirildikten sonra dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Ne notası verecektik, müzik notası mı?” dediğinde, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün, “Büyük devletler özür dilemezler” dediğinde, Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün, “Bu ABD’li için çok normal. Göz bağlamak yerine tamamen pratik bir çözüm” dediğinde ayaklar altına serilmişti…

19 Ekim 2009’da ellerinden bebeklerin, kadınların, çocukların, otobüste yakılan Aysel’in, dershane önünde bombalarla parçalanan anne ve çocuğunun ve binlerce askerimizin, polisimizin, korucumuzun, öğretmenimizin, mühendisimizin, imamımızın ve vatandaşımızın şehit kanları akan PKK’lı katillerin Habur’dan giriş yaptığında âlâ-yı vâlâ devlet töreniyle karşılandığında ve ülkenin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, bu haysiyetsizliği “Güzel manzara…” olarak nitelediğinde hak ile yeksân olmuştu…

30 Eylül 2012 tarihinde düzenlenen AKP kongresinde onur konuğu olarak davet edilen Barzani, “Tüm halkların özgürlükleri için savaşmalarına destek oluruz” dediğinde “Türkiye seninle gurur duyuyor” sloganları arasında alkışlandığında onuru zedelenmişti…

Oslo görüşmeleri öncesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Terör örgütüyle görüşen şerefsizdir” deyip, görüşmeler ayyuka çıktığında ise, “MİT, Hakan Fidan Oslo görüşmelerinde benim talimatımla rol almıştır” dediğinde çiğnenmişti…

16 Kasım 2013’te Diyarbakır’da sahnelenen ve adına ‘barış süreci’ denen rezâlette başrol alan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından “Sayın Mesud Barzani Kuzey’deki vatanınıza hoş geldiniz” pankartı altında “Kürdistan” sözcüğü telâffuz edildiğinde zil takılarak oynanmıştı…

“Türk diye bir ırk yoktur” diyen Yasin Aktay, “Beğenin ya da beğenmeyin, Apo Kürtlerin lideridir” diyen Beşir Atalay, “Yıllarca Kürt olduğumu söyleyemedim” diyen Zafer Çağlayan, “Her türlü milliyetçiliği ayaklarımızın altına aldık” diyen Recep Tayyip Erdoğan…

Kaynak: http://www.haberfedai.com/yazi/452/ve-devletin-dususu#.UuaDStJag4g

 

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , | Devletin Onuru Böyle Çiğnendi!.. için yorumlar kapalı
Mar 04

“Paralel Algılama”

350148723902
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
“Paralel Algılama”
14 Haziran 2012… Yer; Türk Telekom Arena Stadı… Türkçe Olimpiyatları’nın kapanış gecesi. O zaman çok saygın bir cemaat olarak kabullendikleri “Hizmet Hareketi” nin önemli organizasyonuna Recep Erdoğan onur konuğu olarak katılmıştı. Eşi Emine Erdoğan da oradaydı. Mahşeri kalabalığın önünde öyle bir konuşma patlatmıştı ki Erdoğan, gözyaşları sel olmuştu. O konuşmasının ardından tertip komitesi başkanı AKP Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Sağlam’ın elinden “10. Yıl Özel Ödülü” nü almıştı, Başbakan.
Gazeteler manşet atmıştı; “Başbakan Hocaefendi’yi Türkiye’ye davet etti” diye.
“Kardeşlerim, gurbet hasrettir. Hasretin bedeli çok ağırdır, faturası çok ağırdır. Biz, gurbette olup, şu vatan topraklarının hasreti içerisinde olanları aramızda görmek istiyoruz. Gurbet aynı zamanda garipliktir. Zaten oradan anlamını yükleniyor. Onun için de biz garipliğe tahammül edemeyiz. Diyoruz ki, bu sıla hasreti artık bitmelidir, bitsin istiyoruz. Doğrusu ben şu andaki tavrınızla hep birlikte bu hasretin bitmesini istediğinizi anlıyorum. Öyleyse bitsin bu hasret diyelim. Bu anlamlı gecede kadim bir medeniyetin evlatları olarak, zengin bir kültürün diliyle, Türkçeyle bize ve dünyaya seslendiğiniz için sizlere bir kez daha teşekkür ediyorum. Gurbeti bir kenara, hasreti bir kenara bırakalım diyorum.”
Türkçe Olimpiyatlarının tertip heyetinin listesini (internet sayfasında da bulabilirsiniz) arz edeyim;
Başkan – Prof. Dr. Mehmet Sağlam – TBMM Başkanvekili
Üye – Bülent Arınç- Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü
Üye – Yıldırım Akbulut – Eski Başbakan
Üye – Vehbi Dinçerler – Eski Millî Eğitim Bakanı
Üye – Işılay Saygın – Eski Devlet Bakanı
Üye – Prof. Dr. Mustafa S. Kaçalin – Türk Dil Kurumu Başkanı
Üye – Mehmet Küçük – MEB Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü
Üye – Dr. Mehmet Yılmaz – TİKA Dış İlişkiler ve Ortaklıklar Daire Başkanı
Üye – Doç. Dr. Temel Kotil – Türk Hava Yolları Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi
Üye – Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan – Uluslararası Üniversiteler Birliği Başkanı
Üye – Hüseyin Erdem – Türk Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Sekreteri
Üye – Mustafa Yeşil – Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı
Üye – Ekrem Dumanlı – Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü
Üye – Dr. Hidayet Karaca – Samanyolu Yayın Grubu Genel Müdürü
Genel Koordinatör – Dr. Ali Ursavaş – TÜRKÇEDER Başkanı Genel Sekreter – Tuncay Öztürk – TÜRKÇEDER Başkan Yardımcısı
Gördüğünüz gibi, Mehmet Sağlam (şu anda TBMM Başkanvekili değil) ve Bülent Arınç, AKP’nin iki ağır siyasi topu. Vee Mustafa Kaçalin, Mehmet Küçük, Mehmet Yılmaz, Temel Kotil gibi önemli bürokratlar. Hâlâ görevdeler!..
Erdoğan’ın “ajanlık,”haşhaşilik” ve “vatan hainliği” ile suçladığı bir yapının içinde en yakınlarının neden hâlâ görev yaptığı merak konusu… Hepimizin “paralel algılamasını” alt-üst eden bir durum..
Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/cok-paralel-hareketler-bunlar-29584yy.htm
 
Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , | “Paralel Algılama” için yorumlar kapalı
Mar 03

Türk Bayrağının Dalgalanmasını İstiyorum!

türkbayrağı
 
Türk Bayrağının dalgalanmasını istiyorum! 
 
Nurettin Topçu, felsefeden sanata, dinden ekonomiye ve eğitime kadar pek çok sahada kendine has tahlilleri, bakış açıları ve önerileri olan, hem Batı düşüncesini bilen, gözlemleyen, hem de geleneksel yapı ve değerleri tanıyan aydınlarımızdan.
Çağdaş Türk düşüncesinin seçkin isimlerinden Nurettin Topçu, Anadolu’da Türk milletinin yeniden dirilişinin ilham kaynaklarını arayacak münevver zümre meydana getirmeye çalışmış, eğitimde, sanatta ve bilimde “Türk Rönesansı”nı gerçekleştirmek için çaba sarf etmiştir.
 
Fransa’da, Strazburg’da tamamladığı doktorasını 1934 yılında Sorbonne Üniversitesi’nde veren Nurettin Topçu doktora savunmasını, o sırada Paris’te bulunan Abdülhak Adnan Adıvar ile eşi Halide Edip Adıvar da büyük bir ilgiyle izlemiştir. Böylece o, Sorbonne Üniversitesi’nde doktora yapan ilk Türk öğrenci olmuştur. Doktora çalışması “Confirmisme et Revolte” ismindedir. 1934 yılında Paris’te Fransızca olarak yayınlanmış olan eser, yıllar sonra “İsyan Ahlâkı” ismiyle Türkçe’ye de çevrilmiştir.
 
Doktora çalışması Sorbonne Üniversitesi Felsefe Jürisi tarafından yılın en başarılı doktora tezi seçilir. Üniversitenin geleneklerine göre birinci olan öğrenciler mutlaka ödüllendirilmektedir.
Bunun üzerine yetkili Profesör, Nurettin Topçu’nun yanına gelerek durumu anlatır ve ödül olarak isteğini sorar:
– Efendim, bir altın saat mi? Amerika veya Kuzey Avrupa’ya bir mavi yolculuk mu? Hangisini tercih ederseniz onu alacaksınız veya o ülkeye seyahat edeceksiniz!
Nurettin Topçu, kararlı ve gayet kendinden emin bir şekilde bu soruya şöyle cevap verir:
– Hiçbiri değil!
– O zaman ne istiyorsunuz onu söyleyin?
– Sorbonne Üniversitesi’nin giriş ve çıkış kulelerinde yirmi dört saat ay yıldızlı Türk bayrağının dalgalanmasını istiyorum! 
Posted in Hikayeler | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , | Türk Bayrağının Dalgalanmasını İstiyorum! için yorumlar kapalı
Mar 02

“Türkiye Batı’dan Bölündü” 1

350px-TurkishGrayZoneIslands.svg
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
“Türkiye Batı’dan bölündü ” 1
Eski Milli Savunma Bakanlığı Genel Sekreteri emekli kurmay albay Ümit Yalım; “Türkiye ilk önce Batı’dan bölündü ” diye feryat etti. Anlatamadım, anlatamadık galiba diyor!..
“Paralel devlet var mı sorusuna; Evet var” cevabını veriyor. Türkiye’nin bir kısım toprakları 2004 yılından beri işgal altında ve bu topraklar 10 yıldır paralel devlet; Yunanistan tarafından yönetiliyor. İzmir’in Koyun Adası ile Venedik Kayalıkları. Aydın’ın Hurşit, Fornoz, Eşek, Nergizçik, Bulamaç Adaları. Muğla’nın Kalolimnoz, Keçi, Sakarcılar, Koçbaba, Ardacık Adaları ile Girit Adası’nın etrafındaki 5 Türk Adası, 2004 yılından beri tam 10 yıldır Yunanlı Vali ve Yunanlı Belediye Başkanları tarafından yönetilmektedir.”
ADSIZ’da sıkça bu konuya yer veriyorum. Devam da edeceğim. Ta ki, vatan toprakları işgalden kurtulana kadar.Bedeli ne olursa olsun!..
Ümit Yalım devam ediyor;
“27 Ocak 2014 Tarihli Hürriyet Gazetesi’nde, Yorgo Kırbaki tarafından verilen haberin girişinde (YUNANİSTAN’ın Bulamaç (Farmakonisi) Adası) ifadesine yer verilmiştir.Haber ile ilgili olarak gazetenin okur temsilcileri ile temasa geçip haberin düzeltilmesi talebinde bulundum. Ancak burada dikkat çeken konu, haberin muhatapları tarafından tekzip edilmemiş olmasıdır. Haber, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Dışişleri, İçişleri, Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı ile Genelkurmay Başkanlığı tarafından tekzip edilmemiştir. Burada akla gelen soru; AKP Hükümetleri döneminde alenen Yunanistan’a verilen adalardan birisi olan Bulamaç Adası’nın şimdi de hukuken verilip verilmediğidir. Mevcut Hükümeti’n yerine gelecek yeni hükümet, işgal edilen adalar konusunu Uluslararası Adalet Divanı’na taşıması halinde davayı kaybedebiliriz. Çünkü, Yunanistan, her iki gazetede çıkan haberleri aleyhimize delil olarak kullanacak ve haberlerin Türk Hükümeti tarafından tekzip edilmemesini gerekçe olarak gösterecektir.” Açıklaması yapıyor.
 
Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/farkli-bir-paralel-yorum-29663yy.htm
 
Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , , , , , , , , , , | “Türkiye Batı’dan Bölündü” 1 için yorumlar kapalı