Ara 08

Anayasa değişikliğinin amacı nedir?

Anayasa değişikliğinin amacı nedir?

www.kenansahbaz.com

Terör örgütüyle 7 Haziran seçimleri sonrasında başlayan ve bölgeye yayılan silahlı mücadele, bütün şiddetiyle devam ediyor. Önceleri izinli ve sınırlı yetkiye dayanan pasif savunmaya dönük operasyonlarda ağır kayıplar verildi. Bu durum karşısında aktif savunmaya geçildi ve sonuç alınmaya başlandı.

Ortaya öylesine gerçekler çıktı ki herkesi şaşırttı; büyük bir felakete sürüklendiğimiz bütün çıplaklığı ile görüldü. Örgütün bölgede müthiş bir hakimiyet sağlayarak ordulara yetecek kadar bomba, silah, mühimmat ve patlayıcı depoladığı; “öz yönetim” adı altında etnik “devlet” inşa ettiği; belediye araçlarıyla yolları kazarak hendekler açtığı, kentlerin altını kanallar kazarak köstebek yuvasına çevirdiği ve rehin aldığı milyonlarca kardeşimizi perişan ettiği vb. vicdanları isyan ettirecek gerçekler su yüzüne bir bir çıkmaya başladı.

Bu dönemde(157 günde) yapılan operasyonlarda 100 asker, 77 polis ve 7 Köy Korucusu olmak üzere toplam 181 şehit verildi. 2002’de, bir yılda verilen şehit sayısı sadece 7 idi. Şimdi ise şehit sayısının ayda 36 olduğu düşünülürse, nereden nereye geldiğimiz çok iyi anlaşılabilir.

Birincisi: “2. Cumhuriyet Tartışmaları” kitabında Erdoğan aynen şöyle diyor: “Şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nde 27 etnik grup yaşamakta. Bu 27 etnik grubun da varlıklarının tanınması gerekmektedir. ‘Türkiye Türklerindir’ gibi tezler yanlıştır. Türkiye, Türkiye’de yaşayan herkesindir.[Herkesten kasıt, etnik/ırk gruplardır]

İkincisi; “Terör örgütü benim askerime, benim polisime düşman gözüyle bakıyor. Fakat biz, şu anda bütün bu bakışlara rağmen [insanları öldürdüğü için.] suçlu gözüyle bakıyoruz. Neden? Demokrasinin gereği bu. Hukukun üstünlüğü bunu gerektiriyor. Bundan dolayı, insani yaklaşım bunu gerektirdiği için bunu yapıyoruz, bunu yapmakta kararlıyız. (2008 Grup konuşması.)

Demek ki; “Türkiye Türklerin değil, 27 etnik grubun imiş… ülkemizi bölmek isteyen PKK düşman değilmiş…Çünkü, 27 etnik gruptan biri olduğu için “demokrasinin gereği, hukukun üstünlüğü bunu gerektiriyormuş…

Peki Erdoğan bugün ne diyor? Bakalım: “Terör örgütüne karşı operasyonlar devam ediyor. Kesmek yok, devam edeceğiz. Terör örgütü silahlarını bırakıp, toprağa betonlayarak gömene kadar, tüm elemanları teslim olana, ülke dışına çıkana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz… Türkiye’nin bir an önce yeni anayasa meselesini çözmesi gerekir. Bunu Başbakanımızla görüştük.” (4.11.2015)

Sözcüsü İbrahim Kalın ne diyor? Ona da bakalım: “Son seçim sonuçları Türk, Kürt, laik, dindar, liberal ve bütün halk kesimlerinin temsil edildiği ve ülkeyi daha da kalkındıracak yeni bir anayasanın yazılması yönünde bir ihtiyaç ortaya koydu.”

SONUÇ:

1) 10 yıldır PKK/KCK ile Habur, Oslo ve İmralı’da bölücübaşı ile birçok defa müzakere masasına oturan, ülkeyi “demokratikleşme” adına paylaşmada mutabık kalan siyaset, şimdi terör yok edilecek diyor. Bunun için de, güvenlikçi politikalara başvuruyor! Terör yenilince, sessizce bölünmenin mümkün olacağını hesap ediyor(!)

2) Bölünme; “çözüm süreci”, biz buna proje diyelim, bu konuda aralarında bir ihtilaf yoktur. İlk fırsatta buzdolabından çıkarılacaktır. Böylece bölünme, silahsız-çatışmasız bir şekilde kaldığı yerden devam edecektir diyebiliriz.

Anayasa değişikliğinin tek amacı da bu değil miydi?

Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/terore-hayir-bolunmeye-evet-mi-36289yy.htm

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , | Anayasa değişikliğinin amacı nedir? için yorumlar kapalı
Ara 07

PROJE MÜDÜRÜ

PROJE MÜDÜRÜ

www.kenansahbaz.com
    Turistin biri evcil hayvan dükkanına girer ve hayvanlara bakmaya başlar. Bu arada içeri diğer bir müşteri girer ve tezgahtara bir AutoCAD maymunu istediğini söyler. Tezgahtar hay hay der ve kafeslerden birine giderek bir maymun çıkarır. Maymunun tasmasını takarak müşteriye verir ve 5,000 $ der. Müşteri parayı öder ve maymununu alarak oradan çıkar.
     Şaşırmış olan turist tezgahtara giderek “Çok pahalı bir maymunmuş. Bunların çoğu bir kaç yüz dolar iken o neden o kadar pahalı?” diye sorar. Tezgahtar, “Oh, o maymun AutoCAD’i çok hızlı kullanır, hiç bir hata yapmaz, değerli bir maymundur” diye cevap verir.
     Turist diğer bir kafesteki maymuna bakar, ” Vay bu daha da pahalıymış. O ne yapıyor?” diye sorar.”Ha, o bir dizayn maymunudur. sistem dizayn edebilir, yerleşim projeleri yapar, çizimler yapar, spesifikasyonlar yazar, hatta bazı hesaplamaları dahi yapar. Hepsi de gerçekten faydalı şeylerdir” der tezgahtar.
     Turist etrafa biraz daha göz gezdirir ve tek başına bir kafeste bir maymun görür. Boynundaki etikette 50,000$ yazmaktadır. Soluk soluğa tezgahtara gider. “Ya şu ne yapıyor?” diye sorar. Tezgahtar cevap verir “Ha, onu gerçekte bir şey yaparken görmedim ama proje müdürü olduğunu söylüyor”.
     

Posted in Fıkralar | Tagged , , , , , , , | PROJE MÜDÜRÜ için yorumlar kapalı
Ara 06

Ülkemizdeki İslamcıların ve Atatürkçülerin hali….

Ülkemizdeki İslamcıların ve Atatürkçülerin hali….

www.kenansahbaz.com

Evinde Kur’an tefsiri ve meali var mı? Yok…

Evinde İslam Tarihi ve İslam Ansiklopedisi var mı? Yok

Evinde hadis külliyattı var mı? Yok.

Evinde Peygamberler Tarihi var mı? Yok. 

Evinde Atatürk’ün Büyük Nutku var mı? Yok.

Evinde Atatürk’ün söylev ve demeçleri var mı? Yok.

Evinde Atatürk’ün yazdırdığı Medeni Bilgiler kitabı var mı? Yok.

Evinde Şevket Süreyya Aydemir’in Tek Adam’ı, Mahmut Esat Bozkurt’un Atatürk İhtilali, Falih Rıfkı Atay’ın Çankaya’sı, Andrew Mango’nun Atatürk adlı eserleri var mı? Yok…

Yok yok yok… Yok oğlu yok…

Bu yokların sahipleri facebookta Atatürk‘ün Libya’da çekilmiş fotoğrafının yanına üç beş sakallı ekleyip, “Bilinmeyen Atatürk… Atatürk Hacda” diye paylaşımlarda bulunuyorlar…

Atatürk‘ü ve İslam’ı öğrenmek yerine, kafasındaki sığ İslam’a Atatürk’ü uyarlamak…

İşte ortalama Türk insanının hâli…

 

Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/kafada-hapishane-haci-ataturk-ozumden-ozume-ve-gandi-36286yy.htm

Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , , , , , , | Ülkemizdeki İslamcıların ve Atatürkçülerin hali…. için yorumlar kapalı
Ara 05

Tuvaletteki Geri Zekalı

Tuvaletteki Geri Zekalı                                                                                                                                                                             www.kenansahbaz.com

Bir adam otobüsle giderken, Bolu Dağı’nda verilen molada hemen tuvalete koşturdu.
Korkunç sıkışmıştı. Şansıydı boş kabin bulup kendini oraya attı…                                                                                                                           Tam oturmuştu ki yan kabinden bir ses:                                                                                                                                                                       “-Merhaba” dedi.
Adam şaşkın “Merhaba” diye cevap verdi.
O ses devam etti:                                                                                                                                                                                                                 ” -Nasılsın?”
İlk defa başına böyle bir şey geliyordu…
Yine şaşkın şaşkın :                                                                                                                                                                                                             ” -Sağ ol, iyiyim. sen nasılsın?” Dedi
O ses yine sordu:                                                                                                                                                                                                                 ” -Ne yapıyorsun?”
Bir an tereddüt geçirdi. Adam onun tuvalette olduğunu bildiği için mutlaka ne yaptığını da biliyordu. Düşündü ve :                                     ” -Ben” dedi “İstanbul’dan Ankara’ya gidiyorum. Sen nereye gidiyorsun?”
Adamın sonraki cümlesi bu muhabbeti sona erdirdi.
” -Hayatım, telefonu kapatıyorum.Yandaki tuvalette bir gerizekalı var. Sana sorduğum sorulara yanıt verip duruyor. Ben seni sonra ararım. 

Posted in Hikayeler | Tagged , , , , , , , , | Tuvaletteki Geri Zekalı için yorumlar kapalı
Ara 04

Hükümet programı federalizm ilanı gibi (1)

Hükümet programı federalizm ilanı gibi (1)

www.kenansahbaz.com


Ahmet Davutoğlu, başkanlık sistemini savunurken, İngiliz ajanı Prens Sabahattin’in “Ademimerkeziyet” projesine sarıldı

Meclis’te ilan etti!

Davutoğlu, TBMM’ye sunduğu programda, “Toplumsal farklılıkların siyasal temsilinin sağlandığı, ademimerkeziyetçi sistemin güçlendirildiği, karar alma süreçlerinin hızlandığı yeni bir siyasal sisteme geçebiliriz” açıklamasıyla federalizmi Meclis’e taşındı.

107 yıldır gündemde

Davutoğlu’nun okuduğu hükümet programında, İngiliz ajanı Prens Sabahattin’in 107 yıllık rüyası, Oslo Görüşmeleri ve 28 Şubat Dolmabahçe Mutabakatı’nda açıklanan “ademimerkeziyetçi anayasa” vurgusu yapması büyük tepkilere neden oldu.

Ajanın rüyası

“Ülke yönetiminde görev ve yetkilerin merkezî hükümet tarafından yerel ya da bölgesel yönetim birimlerine verilmesi” anlamına gelen adem-i merkeziyetçilik, 1908 yılında İngiliz ajanı Prens Sabahattin tarafından ülke gündemine sokuldu. Cumhuriyet Türkiyesinde Adnan Menderes, Süleyman Demirel, Kenan Evren’le yaşatılan bu ihanet projesinin yapı taşları AKP iktidarı tarafından döşendi. Oslo görüşmelerinde, Kandil-İmralı-HDP ve AKP tarafından kayda alındı. Son olarak da 28 Şubat’ta AKP iktidarı tarafından 10 madde halinde dünyaya ilan edildi. Türkiye’nin üniter yapısına bomba koyan bu bildiride, “Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na atıfla yerelde ’Demokratik Özerklik’adı altında özyönetim modellerinin geliştirilmesi, özerklik kısaca federalizm” de yer aldı.

Salim Yavaşoğlu – FatihErboz-

Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/hukumet-programi-federalizm-ilani-gibi-126048h.htm

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , | Hükümet programı federalizm ilanı gibi (1) için yorumlar kapalı
Ara 03

Bilimin Işığı

Bilimin Işığı

www.kenansahbaz.com

 

Cehennemi yaşıyorsun bak şimdi!                                                                                                                   

Zalimlerin, silahların, hak şimdi!                                                                                                                               

Bilimlerin ışığını yak şimdi!                                                                                                                                           

Özlenen bir güne dünya uyansın!

 

Özünde cevheri canlandır artık!                                                                                                                                           

Şu milli gücünü kanlandır artık!                                                                                                                                  

Zulmü, zalimliği sonlandır artık!                                                                                                                                        

Özlenen bir güne dünya uyansın!

 

Hak göreve talip gerçek nesil ol!                                                                                                                                      

Hakikati yaşa ve yaşat bol bol!                                                                                                                                

Durdurmasın seni sahte yöntem, yol!                                                                                                                                

Özlenen bir güne dünya uyansın!

 

Kur’an’dan, bilimden ilham al da gel                                                                                                                               

Yürek çiçeğinden o saf balda gel                                                                                                                                       

Dünyaya emin Türk adı sal da gel                                                                                                                                                   

Özlenen bir güne dünya uyansın!

 

Şeytanın büyüğü, küçüğü birdir                                                                                                                                        

Her insan doğuştan mümindir, hürdür                                                                                                                                                   

Gel de insanlığı huzura erdir                                                                                                                                         

Özlenen bir güne dünya uyansın!

 

Haine ekmeği, aşı kesmeli                                                                                                                                                    

Hukuka uymayan başı kesmeli                                                                                                                                  

Hak yolda engelse taşı kesmeli                                                                                                                                                   

Özlenen bir güne dünya uyansın!

 

Eğer uyuyorsa uyandırmalı                                                                                                                                                              

Hakk’ın boyasıyla boyandırmalı                                                                                                                                                         

Özü Yaradan’a dayandırmalı                                                                                                                                                   

Özlenen bir güne dünya uyansın!                                                                                                        

Kenan ŞAHBAZ

Posted in Şiirlerim | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , | Bilimin Işığı için yorumlar kapalı
Ara 02

Rejim değişti mi, değişecek mi?

Rejim değişti mi, değişecek mi?

www.kenansahbaz.com

Türkiye’ye ademimerkeziyet, (merkezin yokluğu) fikri her ne kadar Prens Sabahattin ve Ahrar Fırkasıile girmişse de arkasında 31 Ocak 1896 tarihli Amerikan Kongresi gizli kararı vardır. Üzerinden 100 yıl geçtiği için açıklanan bu kararı, 1996 yılında emekli amiral İlker Güven okumuş ve Türk kamuoyuna duyurmuştur.

Kararda özetle şöyle deniliyordu:

“Uluslararası Hıristiyan Komitesince din, mezhep ve milliyetçi özelliklere bakılmaksızın bir Hıristiyan yöneticinin Türkiye’nin geçici başkanı olarak seçilmesini müteakip, Osmanlı İmparatorluğu’nun mevcut bölgelerinin sınırlarla ayrılması, bu bölgelerin Hıristiyan eyaletleri kabul edilip, Hıristiyan gücünün Türkiye Birleşik Devletleri adında toplanması, Utah Eyaleti yönetimi örnek alınarak ve çok eşlilik, kılıçla fethetme gibi dini vaazların ve hareketlerin yasaklanması sağlanacaktır…

Geçici hükümet Türkiye Birleşik Devletlerinin sınırlarının içerisindeki etnik özelliklerine uygun olarak oluşacak Ermeni devleti müttefikimize tüm Hıristiyan devletlerinin askeri destek sağlamaları istenecektir.”

Prens Sabahattin’in ademimerkeziyetçilik olarak getirdiği ve Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte rafa kaldırılan bu proje, Menderes’e, Demirel’e, Ecevit’e, Kenan Evren’e, Özal’a, Erbakan, Çiller veYılmaz’a da dayatılmış, bu liderler zaman zaman Türkiye’nin Ankara’dan yönetilemeyecek kadar büyük olduğunu söylemekle birlikte uygulamaya cesaret edememişlerdir. Özal, “Federasyonu tartışalım, Türk dediğin nedir ki” gibi laflar ediyordu ama ömrü yetmedi!

***

AKP döneminde ise kamu yönetimi reformu ve büyük şehirler adı altında, alt yapı hazırlanmaya başlandı. Bölge idare mahkemeleri kurulmasından sonra, hukuk ve ceza mahkemeleri için de benzer bir yapılanmaya gidilmesi programa alındı. Bu arada, Adalet Bakanlığı personeli ve bazı hâkim ve savcılar Amerika’daki federal sistemi incelemek için gruplar halinde ABD’ye götürüldü. Bütün bu hazırlıkları Yeniçağ’da ve bu sütunda yıllardır inceliyoruz.

Abdullah Öcalan da terör örgütü adına İmralı konuşmalarında ve “Dolmabahçe mutabakatı” olarak yazdığı ve altında AKP’nin de imzası olan metinde, “eşit vatandaşlık, ortak vatan, toplumsal farklılıkların siyasal temsili” gibi kavramlar kullandı.

AKP iktidarı, muhalefetin iktidar alternatifi olmaktan kaçtığı bir dönemde tekrar seçim yaptırarak yüzde 49 oya ulaştıktan sonra, ABD Kongresi’nin istediği gibi etnik özelliklerine göre ama şimdilik “Sünni Müslüman eyaletler”e bölünmüş bir Türkiye tasarlıyor.

O Müslüman eyaletlerin Hıristiyanlaştırılması ise projenin nihai hedefidir! Orada görevi “Uluslararası Hıristiyan Komitesi” AKP’den devralacaktır!

Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/rejim-degisirse-bakin-neler-olacak-36416yy.htm

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , | Rejim değişti mi, değişecek mi? için yorumlar kapalı
Ara 01

Altın Sözler

Altın Sözler                                                                                                                                                                                               www.kenansahbaz.com

* Isterseniz yanlıs düşünün, ama her durumda kendi kafanızla düsünün. Doris Lessing

* Kelimelerin gücünü anlamadan, insanların gücünü anlayamazsın. Confucius

* Insanların mutlulukları yada mutsuzlukları,talihin olduğu kadar Kendi karakterlerinin de eseridir.!! La Rochefoucauld

* Mutlu olduğunuz zaman, size bu mutluluğu veren faziletleri sonradan kaybetmeyiniz! A.Maurois

* Mal kaybeden, bir şey kaybetmistir, onurunu kaybeden birçok şey kaybetmiştir. Fakat cesaretini kaybeden her şeyini

kaybetmistir. Goethe

* Herşeyi bildiğini sanma! Gerçekte çok bilgili olsan da kendine cahilim diyebilecek cesaretin olmalı. Ivan Pavlov

* Gül sunan bir elde daima bir miktar gül kokusu kalır. Çin atasözü

* Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım. Necip Fazıl Kısakürek

* Sözün en güzeli, söyleyenin doğru olarak söylediği, dinleyenin de yararlandığı sözdür. Aristo

* Yazı yazmayi öğrenmek, herşeyden önce düşünmeyi öğrenmektir. Amie Suche

* Düşmanlarınızı affedin bu bir büyüklüktür. Ama onları unutmak büyük bir aptallıktır. J.f kennedy

Posted in Atasözleri Vecizeler | Tagged , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , | Altın Sözler için yorumlar kapalı
Kas 30

TÜRK’ÜN KIRIM’I, KIRIM TÜRK’Ü..

TÜRK’ÜN KIRIM’I, KIRIM TÜRK’Ü..
www.kenansahbaz.com
Kırım Türkleri’nin 1944’te toplu olarak yurtlarından sürgün edildiğini biliyoruz. Fakat bu sürgünün ayrıntılarındaki korkunçluğu ve acımasızlığı tam bilmiyoruz. Elimde Çamlıca Yayınları arasından çıkmış”Doğu Avrupa Türk Mimarisinin Son Kalesi Kırım” adlı bir kitap var. O kitapta birçok değerli yazar ve bilim adamının makaleleri yer alıyor. Bunlardan birinden, Kemal Özcan’ın makalesinden, bu sürgüne dair ayrıntılardan birazcık sunayım: İlk gün saat 20.00 itibariyle toplam 90 bin kişi istasyonlara götürülmüş, bunlardan 48.400 kişi 17 katara doldurularak sevk olunmuş. Yani katar başına 2847 kişi. Bir katarda 30 vagon olsa, vagon başına 95 kişi… 19 Mayıs’ta ise 140 bin kişi istasyonlara toplanmış ve bunlardan 119.424 kişi 44 katarla sevk olunmuş… Kalanlar 20 Mayıs’ta… Toplam sayı: 191.014….
Cengiz Dağcı, “İhtiyar Savaşçı” adlı romanında bu sürgünün duygusal, ulusal ve sevgisel boyutunu öylesine ustaca ve sürükleyici olarak anlatır ki… Okumayan varsa, hemen alıp okusun, derim…
Kırım kitabına ve yine Kemal Özcan’ın makalesine dönelim ve dehşetin resmi olan Arabat Kırımı’nı da aktaralım oradan. Arabat, Azak Denizi ile Sivaş arasında yer alan bir Türk Köyü. Halkı balıkçılık ve tuz üretimi ile geçiniyor. Bu köy Kırım Türkleri’nin sürgününde unutuluyor. Katarlar gitmiş, ne yapılacak?”Yahu bunlar da dursun, bir şey olmaz” denmiyor. Köy halkı toplanıyor, oldukça eski bir geminin mahzenine tıkılıyor, gemi denizin en derin yerlerine çekiliyor, ambar kapakları açılıyor orada ve içindeki Türklerle birlikte batırılıyor. Bizde hep Boraltan Köprüsü faciası anlatılır ama bu tüyler ürpertici olay çok fazla bilinmez. Bu olay her Türk’ün belleğine çakılmalıdır, Türk Dünyası davacısı olmalıdır bu elim olayın.
Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/kirim-kitabi-arabat-kirimi-ve-celebinin-kaleminden-kirim-36358yy.htm

Posted in Gündem | Tagged , , , , , , , , , , | TÜRK’ÜN KIRIM’I, KIRIM TÜRK’Ü.. için yorumlar kapalı
Kas 29

Nerede O Akıllı Eşek?

Nerede O Akıllı Eşek?

Politikacının biri köylerde seçim propagandasına çıkmıştı. Daha önce köy yaşamını hiç görmediğinden her şeyi merakla

inceliyordu.

Bir ara dolabı çeviren eşeği izledi ve köylüye:

“Hayvanın gözlerini bağladığını anladım da, boynuna niçin çıngırak astın” dedi. “Onu hiç anlamadım.”

“Efendim, eşek dönerken, durursa, çıngırağın sesi kesilir, ben de durduğunu anlarım. Koşup hayvanı tekrar yürütürüm.”

“İyi ama, eşek yerinde durur da, yürüyormuş gibi yapıp, başını sallarsa, ne yaparsın o zaman?”

“Aman efendim böyle sizin gibi düşünecek akıllık eşşek neredee?

Posted in Fıkralar | Tagged , , , , , , , , | Nerede O Akıllı Eşek? için yorumlar kapalı