Ara 01

Yeni Yıla Girerken

 
 
 
 
 
 
 
 
 
Yine edepsizce başladık yıla
Şu köpek nefisler doymaz ki yala
Sirke damlatarak petekli bala
Tadı bozuk diye bağırmayalım

 

Çırılçıplak kızı, kadını soyup
Alkolle, kumarla ilk günde doyup
Hayâsızca yılın adını koyup
Adı bozuk diye bağırmayalım

 

Adilikler doldurarak kaşığa
Bin bir çeşit tuzak kurup eşiğe
Pisleyerek bebek gibi beşiğe
Dadı bozuk diye bağırmayalım

 

Şeytan ile bir kalıba girerek
Dünya bahçesinden zehir dererek
Yarına kumarla hüküm vererek
Kadı bozuk diye bağırmayalım

 

1.1.1994

 

Posted in Şiirlerim | Yeni Yıla Girerken için yorumlar kapalı
Ara 01

Fransa’nın Fransızlığı…2

 
 
 
 
 
 
 
 
 
   
 
 
 
 
 
 
Bir otobüs dolusu bilim insanı ile birlikte Fransa-İsviçre sınırında Fransız rehberin sorusuna bir İngiliz bilim adamının İngilizce cevap vermesi üzerine Fransız rehber otobüsü dakikalarca hareket ettirmemiş. “Siz” diyormuş İngiliz bilim adamına, “Fransızca bildiğiniz halde sırf lisanımızı küçümsemek için İngilizce cevap veriyorsunuz. Buna izin vermeyeceğim.” Fransız-İngiliz lisan inatlaşmasında devreye galiba sürücünün girip sorulan soruya Fransızca cevap
vermesiyle otobüsün hareket etmesi sağlanmış.
 
  
*Yaşanan olay Yeniçağ Gazetesi yazarı Hasan DEMİR’in yazısından alınmıştır.
Posted in Gündem | Fransa’nın Fransızlığı…2 için yorumlar kapalı
Kas 30

Bektaşi Hikayesi..!

HER ŞEY ALLAH’TAN

(Bir tren kazasının “Takdiri ilahi” , “Her şey Allah’tan” şeklindeki yaklaşımlarla açıklanmasını eleştiren birinin, guruptaki Avni Anıl’a ne düşündüğünü sorması üzerine, Avni Anıl’ın anlattığı fıkradır.)

Bektaşi’nin biri her gün kasabada ‘Her şey Allah’tan’, ‘Her şey Allah’tan’ diye mırıldanarak dolaşır dururmuş. Bir gün kasabanın serseri delikanlılarından biri, yine böyle mırıldanarak dolaşmakta olan Bektaşi’ye arkasından sessizce yaklaşmış, ensesine okkalı bir şaplak atmış. Canı fena halde yanan Bektaşi’nin pür hiddet dönüp kendisine ters ters baktığını görünce;
-Öyle ne bakıyorsun baba erenler demiş, hani her şey Allah’tandı.

-Tabii demiş Bektaşi, her şey Allah’tan da, ben hangi deyyusu aracı ettiğine bakıyorum.

HANGİSİ SARI, HANGİSİ KIRMIZI

(İlhan Selçuk’un bir köşe yazısından alınmıştır.)


Bektaşi – ya da Alevi – iki öküzüyle tarlasını sürermiş; kırmızı öküz az yem yiyip, çok çalışırmış; sarı öküz lanet mi lanetmiş. Hem çok yermiş, hem tembelmiş. Bir gün öfkelenmiş Bektaşi:

-Ey Allahım! demiş, şu sarı öküzün canını al da kurtulayım…

Baba Erenler ertesi sabah ahıra girince ne görsün! Kırmızı öküz sizlere ömür, sarı lanet capacanlı… Dışardan bir çocuk çağırmış Bektaşi, öküzleri göstermiş:

-Ulan, demiş; bunların hangisi sarı, hangisi kırmızı? Çocuk göstermiş:

-Bu sarı, bu kırmızı! Bektaşi gözlerini göğe çevirmiş:

-İmanım, demiş; bacak kadar çocuk renkleri biliyor da, sen ayıramıyor musun?

Posted in Fıkralar | Tagged , | Bektaşi Hikayesi..! için yorumlar kapalı
Kas 30

Karadeniz Bölgesi fıkraları

TEMEL İLE DURSUN
Uzun zamandır birbirlerini görmeyen Dursun ile Temel kahvede karşılaşmışlar.

 

Dursun başlamış anlatmaya:

 

– Ula Temel artık yaşlanduk. Ayaklarum, kollarum, başum anlayacağun her tarafum ağriyi.
Bu yaşliluk ne kötü bişeydur. Eeee sen nasilsun bakalum ?

 

Temel cevap verir:

 

-Eyiyum eyiyum. Anamdan doğduğum ilk günkü gibiyum. Başumda saçum yok. Ağzumda dişum yok. Altuma yapayrum haberum yok.
Posted in Yazılarım | Karadeniz Bölgesi fıkraları için yorumlar kapalı
Kas 30

Altın Sözler

 
 
 
 
 
 
 
 
 
II. Abdulhamit Diyor ki;
*Ben bir karış dahi olsa vatan toprağını satmam, zira bu vatan bana değil milletime aittir. Milletim de bu toprakları ancak aldığı fiyata verir. Çünkü bu topraklar kanla alınmıştır, kanla verilir!
*İcabı halinde donanmayı kaybetmemek için canımı vermeye hazırım.
*Ha kendi evlatlarım,ha millet farkı yoktur.
 
Kaşgarlı Mahmut Diyor ki
* Dil ile düğümlenen, diş ile çözülmez.
* İnsan şişirilmiş tulum gibidir, ağzı açılınca söner.
*Onlara Tanrı Türk adını verdi ve Onları yeryüzüne hakim kıldı.
 
Lokman Hekim Diyor ki;
*Oğulcuğum! Konuştuğum İçin Pişman Olmuşumdur Ama Sustuğum İçin Asla Pişman Olmadım.Ahmak cahil kimseden uzak dur.
* Aklı başında bilgin dostu tercih et.  Bir cemaatta bulunduğun zaman dilini faydasız
söz söylemekten sakındır Çünkü dil insanı ipe götürür.
*Bir cemaatta bulunduğun zaman dilini faydasız söz söylemekten sakındır Çünkü dil insanı ipe götürür.
 
Yusuf Has Hacip Diyor ki;
* Beylik hastalığının ilacı akıl ve bilgidir.
* Bey adil olmalıdır. Ey hakim, memlekette uzun müddet hüküm sürmek istersen, kanunu doğru yürütmeli ve halkı korumalısın.
* Ey bilgili insan, her işte itidalden ayrılma.
 
Posted in Yazılarım | Altın Sözler için yorumlar kapalı
Kas 30

Basın ve Sansür

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
“Gazete hürdür sansür yasaktır” 1908 yılları  II. Abdulhamit dönemi
Abdülhamit’i mumla arıyoruz!
 Abdülhamit döneminin sansürü meşhurdur.. Dünya tarihine geçmiştir…
Örneğin o dönemde tahtakurusu sözcüğü “tahtı kurusun” diye yazılabileceği gerekçesiyle yasaklanmış. Kimyada 0= AH gibi denklemler de “Abdülhamit = sıfır” anlamına çekilebileceği için kullanılmazmış.
Yazar Ahmet Rasim Bey o çağın ünlü sansür memuru Hıfzı Bey’le aralarında geçen diyaloğu anlatıyor…
“Biz, dedim, yazdığımız yazılarda zatıalinizin çizeceğinizi bildiğimiz kelimeleri kullanmıyoruz. Biliyoruz ki, vatan, millet, hürriyet, ihtilal, cinnet, mecnun, yıldız, zehir vb. kelimeler yazılmaz. Fakat sansürden gelen provalarda her seferinde başka başka kelimeler, cümleler görüyoruz ki çizmişsiniz.”
Ahmet Rasim sözün sonunu şöyle getiriyor:
“- Bize neyin sakıncalı olduğunu söyleseniz de onu bilsek ve yazmasak…
Sansür memuru Hıfzı Bey’in cevabı:
– Onu ben de bilmem… Yalnız size şu kadarını söyleyeyim ki siz anlayınız… Siz hangi yazınızı en çok beğenerek yazarsanız, ’oh ne güzel oldu’ derseniz, benim onu çizeceğimi biliniz…”

 

***

 

Dikkat buyurunuz… Sansür kallavi ama… O dönemde basına ve insan haklarına saygı bugünkünden daha yüksek. Yazarların yazıları yayından önce denetlenip hoşa gitmeyenler ayıklanıyor ama kimse hapse atılmıyor. O yüzden sonraki yıllarda Marko Paşa dergisinde yarı şaka: “İkide bir gazetemizi kapatmak yerine bize de sansür uygulayın” çağrıları göze çarpıyor. Gelelim bugüne; eğer Kızıl Sultan lakaplı Abdülhamit tarafından yönetilseydik bugün 68 gazetecimiz hapiste yatmayacaktı. Gazeteciler istibdat dönemindeki kadar rahat edebilecekti.

 

*Melih Aşık’ın Milliyetteki yazısından alıntıdır   
Posted in Hikayeler | Basın ve Sansür için yorumlar kapalı
Kas 30

Bektaşiden Fıkralar

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
ULAMANIN GÖZÜ KALMIŞTIR.

 

-Hocayım diye köye gelmişti. Zamanın bilgini olarak geçinirdi. Bir gün şunları söyledi: – Ey ümmeti Müslim’in! Cenabil Rabbil Alemin, Ahalinin rızkını üçe ayırmıştır. Bu rızkın birini dilleri ile, ikincisini elleri ile ulâmalar almıştır. Üçüncü hisse de sair halka bırakılmıştır. Deyince Bektaşi de: – O hissede de ULAMANIN gözü kalmıştır, dedi. (Ulâma; seçkin, zengin, üst-sınıf, devletin ileri gelenleri)

  

CAMİYE SOKMADIK YA
1970 yılların başında solcu öğrenci gerillalar, dağda aç kalınca, Alevi köylüden, yemek istemişler, köylü PİR evini göstermiş. Dede tanrı misafiri deyip bunların karnını doyurmuş, sonra muhabbete dalmışlar.. Solcu öğrenciler, siyasi konulardan sömürüden, adaletsizlikten vs. konuşmuşlar, aklına yatan Dede haklısınız çocuklar haklısınız demiş. Öğrenciler evirip çevirip konuyu, dedelerinde hakkulah yiyip halkı sömürdüklerini, onları dinle uyuduklarını, halk için hiç bir şey yapmadıklarını söylemişler.. Dede biraz düşünmüş: – O kadarda değil, hiç bir şey yapmadıysak, en azından bu halkı bin yıldır camiye sokmadık.. demiş..

  

*GAH
Posted in Fıkralar | Bektaşiden Fıkralar için yorumlar kapalı
Kas 30

Emperyalizme Paspas Olanların Atatürk Düşmanlığı

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Yüzde doksan dokuzu Müslüman olan Türkiye’nin gücünü Haçlı Ordularının emrine sokan ve işgal edilen İslam ülkeleri üzerinde aktif taşeronluk yapan zihniyet emperyalizme karşı kale gibi durmuş, Türk’ün çelik yumruğunu başlarına geçirmiş Atatürk’ten rahatsız olmayıp da kimden olacaktır?

 

Haçlı Ordularının bayrağını, Müslümanlık kimliği taşıyarak dalgalandıran başımızdaki zihniyetin Atatürk düşmanlığını anlamanız için, Türklüğün sönmeyen güneşi Mustafa Kemal Atatürk’ün 27.07.1937 tarihinde T.B.M.M’nde yapmış olduğu konuşmasını hatırlatma fayda vardır.

 

İleri görüşlü, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk o konuşmasında bakın ne diyor:

 

‘Araplar’ın Avrupa siyasetine nüfuz edemeyip sözde istiklal kelimesine inandıkları ve bu uğurda Arap memleketlerini Avrupa emperyalizmine esir kıldıkları çok şayanı teessüftür. Araplar’ın arasında mevcud olan karışıklığı ve hoşnutsuzluğu kimse bizim kadar bilemez. Biz vakıa birkaç sene Araplar’dan uzak kaldık.

 

Fakat şimdi kendimize kafi derecede güvenip ve kudretimizi bildiğimiz için İslamiyet’in mukaddes yerlerinin Museviler’in ve Hristiyanlar’ın nüfuzunun altına girmesine mani olacağız.

 

Binaenaleyh şunu söylemek istiyoruz ki; buraların Avrupa emperyalizminin oyun sahası olmasına müsaade etmeyeceğiz.

 

Biz şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyet’e lakayt olmakla itham edildik.

 

Fakat bu ithamlara rağmen Peygamberin son arzusunu yani, mukaddes toprakların daima İslam hâkimiyetinde kalmasını temin için hemen bugün kanımızı dökmeye hazırız.

 

Cedlerimizin, Selahaddin’in idaresi altında, uğrunda Hristiyanlar’la mücadele ettikleri topraklarda yabancı hâkimiyet ve nüfuzunun tahtında (altında) bulunmasına müsaade etmeyeceğimizi beyan edecek kadar bugün Allah’ın inayeti ile kuvvetliyiz.

 

Avrupa bu mukaddes yerlere temellük etmek için yapacağı ilk adımda bütün İslam âleminin ayaklanıp icraata geçeceğine şüphemiz yoktur.’

 

Mustafa Kemal Atatürk, Müslüman topraklarının Hıristiyanların hâkimiyeti altına girmesine müsaade etmeyeceğini vurgularken, Müslüman bir ülkeyi yöneten başımızdakiler, Ortadoğu Bölgesi’ndeki İslam ülkelerinin ABD’nin hâkimiyetine girmesi ve emperyalist güçler tarafından işgal edilmesi için taşeronluk yapmaktadır.

 

*Yıldıray ÇİÇEK Ortadoğu Gazetesi

Posted in Gündem | Emperyalizme Paspas Olanların Atatürk Düşmanlığı için yorumlar kapalı
Kas 30

Bir Garip Adam Neyzen Tevfik..!

Benzetmede hata olmaz !
Kafayi iyice bulmus,yalpalayarak giderken bir tanidiga rastlar.
–Yazik dostum,yazik,canina hiç acimiyorsun.Bu gidisle sen fazla yasamazsin.
Neyzen adamin yüzüne bakip gülümser.
–Ömür denilen,içi su dolu fiçiya benzer,içindeki,azar azar da kullansan,hepsini de bosaltsan,mutlaka biter.

Bulunur ama ?
Neyzen’in bir arkadasi meyhaneye girer ve garsona sorar ;
–Bizim Neyzen burada mi?
–Burada beyim,Sagdan besinci masa.
O masada Neyzen’i göremeyen adam geri döner:
–Gitmis…
–Affedersiniz beyim,kabahat bende.Masanin altina bakin dememistim,size…

Evin yolu

Aksaray’da bir ev kiralar.Yeni tasindigi siralar,geceleri  meyhaneden dönerken ara sokak içindeki evini bulmakta güçlük çekmektedir.Bir gece,karsisina çikan bekçi’ye:
–Bekçi baba,Neyzen Tevfik buralarda bir yerde oturuyor.Sen evini biliyormusun?
–Neyzen Tevfik sensin ama beyim!
–Ben sana kimim diye sormadim,Neyzen Tevfik’in evini sordum…

Posted in Yazılarım | Tagged | Bir Garip Adam Neyzen Tevfik..! için yorumlar kapalı
Kas 29

İlgisi Çekenlere..!

Facebook ta gelen mesajları silme Facebook’ta gelen mesajları silme, yollamış olğumuz mesajların nasıl silineceği hakkında çoğu insan bilgi sahibi değil.Facebook’ta unutulan mesajlar veya silmeyi bilmediğimiz için silemediğimiz mesajlar çoğu zaman kafa ağrıtır. Çoğu bizden kendimizden kaynaklanır ama bazı durumlarda hiç yoktan yere aramız açılmasın. Her konuşmadan sonra temizleyin facebook’a gelen mesajları Bayanlar içinde farklı değil. Tanımadığı bir erkek facebookta gelen mesaj erkek arkadaşınızla sevgilinizle veya eşinizle hiç yoktan yere başınızı ağrıtabilir. Bu gibi durumlarda bilmediğiniz ama ögrenmek istemiş olduğunuz konularda videoalrımız http://www.izleogren.org sitemizde mevcuttur. Peki sitemizde neler var. Facebookta gelen mesajlar nasıl silinir, facebook mesaj ve arkadaş ekle butonunu kaldırma, facebook profil resimleri ve resimlerimiz nasıl gizlenir, facebookta hayran sayfası nasıl açılır,Facebook kayitli e-posta adresini silme, facebookta saniyede 5000 arkadaş ekleme gibi videolarımız mevcuttur. Facebookta anında 5000 arkadaş ekle, peki nasıl ekliyecem diye çok fazla düşünmeyinsitemizi ziyaret etmeniz yeterli. Bir prgoram yardımıyla anında sitenize 5000 arkadaş ekliyebileceksiniz. Yardımı yaşam biçimi edinmiş, acemi kesimin yardımcısı olmaya devam ediyoruz…

Posted in Yazılarım | Tagged , , , , , | İlgisi Çekenlere..! için yorumlar kapalı