Haz 27

ADNAN KAHVECİ VE RECEP YAZICIOĞLU ANISINA

ADNAN KAHVECİ VE RECEP YAZICIOĞLU ANISINA

Eski Maliye Bakanlarımızdan merhum Adnan Kahveci, Recep Yazıcıoğlu’nun Aydın Valisi olarak görev yaptığı zamanlarda; ‘’Recep, Ankara’dan çok sıkıldım hafta sonu özel arabamla sana geliyorum. Kimsenin haberi olmasın biraz kafa dinlendirelim” der.
Yazıcıoğlu, ”çok iyi olur. Bende sıkıldım tebdili kıyafetle şöyle uzak bir köye beraber gidelim” der. Hemşerisi, çocukluk arkadaşı Kahveci özel arabası ile gelmiştir. İkisi de tanınmamak için köylü vatandaşlar gibi giyinirler.
Kahvecinin arabasıyla uzak bir köye doğru yola çıkıp, köyün biraz uzağına arabayı park edip, köye yürüyerek giderler.
Yolda köyün yakınındaki bahçede çalışan yaşlı bir ihtiyar görürler. ’’Amca, selamın aleyküm, kolay gelsin. Biz Tanrı misafiriyiz. Karnımız tok. Bu gece bu köyde kalmak istiyoruz. Misafir alır mısın” derler.
İhtiyar amca da “o ne demek evladım, başımızın üstünde yeriniz var. Hadi hemen gidelim eve” deyip, misafirlerini evine götürür. Yaşlı amca hanımına; ‘’hanım bak sana iki tane tanrı misafiri getirdim. Malın gittiğine bakma, yüzünün ağardığına bak” der!
Yaşlı amca ve teyze misafirlerinin rahat etmeleri için, elinden geleni yapar. Misafirler sabah erkenden kalkıp giderler. Yaşlı amca, bakanı ve valiyi tanımıştır ama o da belli etmemiştir.
Hanımına: ‘’Hanım, bu gece bizim fakirhaneye, devletin Bakanı ve Valisi misafir oldu, şereflendirdi ‘’ der. Yaşlı teyzede kocasına ‘’Yok lan herif, benimle dalgamı geçiyon…”
Üstlerine başlarına bakmadın mı, şu kılıklı adamlardan Bakan, Vali olur mu hiç?” der ve inanmaz.
Aradan bir zaman geçer. Bu sefer rahmetli Recep Yazıcıoğlu aynı köye makam arabasıyla gelmiştir.
Misafir oldukları yaşlı amcayı ve teyzeyi sorar. Yaşlı amca ve teyze gelir ve sohbet ederken, ‘’Sayın Valim, şimdi kendini teyzene tanıt.
Siz fakirhaneye şeref verdiğinizde teyzenize bunlar devletin Bakanı ve Valisi dediğimde ‘’yok lan baksana üslerine, başlarına, bunlardan bakan, valimi olur?” diye inanmamakta inatlaşmıştı der.
Teyze çok üzülür, mahcup olur. Yazıcıoğlu, yaşlı teyzeye sarılıp ‘’Teyzem üzülme, sen haklısın ama o akşam ne ben Valiydim ne de arkadaşım Bakandı. İkimizde şehirlerin havasından bunalmış ve kırlarda sade vatandaş olarak kafa dinlendirmeye gelmiştik’’ der.
Hayatta hemşeri ve arkadaş olarak benzer özellikler gösteren, yıllar geçse de unutulmayan ve yaşama on yıl arayla trafik kazasıyla veda eden merhum Recep Yazıcıoğlu (2003) ve Adnan Kahveciyi (1993) bu vesile ile tekrar rahmetle yâd ediyoruz.
‘’Unutulmamak istersen, hayatta iken bırakabilmelisin bir eser; Yoksa ölünce unutulup gidersin de senin de üzerinden yeller eser. ’’

Posted in Gündem | ADNAN KAHVECİ VE RECEP YAZICIOĞLU ANISINA için yorumlar kapalı
Haz 26

TARİHTE BUGÜN

TARİHTE BUGÜN

26 Haziran:

1861 – Osmanlı İmparatorluğu‘nda Sultan Abdülmecid öldü, yerine Abdülaziz padişah oldu.

1907 – Vladimir Lenin ile Josef Stalin‘in de aralarında bulunduğu kişilerce organize edilen Tiflis banka soygunu gerçekleşti.

1942 – II. Dünya Savaşı‘nın Kuzey Afrika Cephesi‘nde, Mihver güçleri ile Birleşik Krallık arasında Mersa Matruh Muharebesi gerçekleşti.

1945 – Birleşmiş Milletler‘i kuran ve düzenleyen belge olan Birleşmiş Milletler Antlaşması San Francisco‘da imzalandı.

1960 – MadagaskarFransa‘dan bağımsızlığını kazandı.

Julianus (Ö. 363)

William Thomson (D. 1824)

Jupp Derwall (Ö. 2007)

Posted in Tarihte Bugün | TARİHTE BUGÜN için yorumlar kapalı
Haz 26

Dr. Anooshirvan Miandji’den (Anuşirvan Miyancı’dan) insana ve hayata dair tespitler:

Dr. Anooshirvan Miandji’den (Anuşirvan Miyancı’dan) insana ve hayata dair tespitler:

İranlı (Güney Azerbaycanlı) bir Türk olan ve halen ülkemizde yaşayan kimyacı ve felsefeci Dr. Anooshirvan Miandji’den (Anuşirvan Miyancı’dan) insana ve hayata dair tespitler:

1-Beyin bir donanımdır, her insanda vardır. Akıl bir yazılımdır, her insanda yoktur.

2-Evrendeki en mükemmel laboratuvar insan beynidir. İstediğini düşünerek sentezler.

3-Bilim insanı olmanın birinci şartı, bilmediğini yüreklice söyleyebilmektir.

4-Bir toplumun okuyup geçenlere değil, okuyup düşünenlere ihtiyacı var.

5-Aptallaşmanın en kolay yolu merak etmeyi bırakmaktır.

6-Karın tokluğuna yaşanan bir yerde ilkeli düşünce üretmek mümkün değildir.

7-Çocuklar yetişkinlere göre daha iyi akıl yürütürler. Çünkü önyargıları yoktur.

8-İki yüz kelimeyle düşünen biri, iki bin kelimeyle düşünen birini asla anlayamaz.

Posted in Atasözleri Vecizeler | Dr. Anooshirvan Miandji’den (Anuşirvan Miyancı’dan) insana ve hayata dair tespitler: için yorumlar kapalı
Haz 25

TARİHTE BUGÜN

TARİHTE BUGÜN

25 Haziran:

1876 – Little Bighorn Muharebesi‘nde KızılderililerABD 7. Süvari Alayı’nı imha etti, alayın komutanı Yarbay George Armstrong Custer çatışmada öldü.

1950 – Sovyetler Birliği‘nce desteklenen Kuzey Kore orduları Güney Kore‘ye saldırdı, Kore Savaşı başladı.

1991 – Hırvatistan ve SlovenyaYugoslavya‘dan bağımsızlıklarını ilan etti.

1993 – Tansu Çiller, Türkiye’nin ilk kadın başbakanı oldu.

1998 – MicrosoftWindows 98‘i piyasaya sürdü.

George Orwell (D. 1903)

Kâzım Koyuncu (Ö. 2005)

Michael Jackson (Ö. 2009)

Posted in Tarihte Bugün | TARİHTE BUGÜN için yorumlar kapalı
Haz 25

SEVR’İN YENİ VERSİYONU, OLAN (İKİZ YASALAR)?

SEVR’İN YENİ VERSİYONU, OLAN (İKİZ YASALAR)? Ali Berham ŞAHBUDAK…

” BU CUMHURİYETİN YÜZ YILDIR TÜM İMKÂNLARINI EN İYİ ŞEKİLDE KULLANARAK KENDİNİZE AYDIN CUMHURİYETÇİ ATATÜRKÇÜ YURT SEVER DEVRIMCILERİZ DİYEN İKİYÜZLÜ SAHTEKÂR ATATÜRKÇÜ AYDINLAR!” BU CUMHURİYETİ YIKAN KARŞİ DEVRİM DEĞİL!

UNUTMAYIN İKİYÜZLÜ DÖNEKLER: SİZLER YILLARDIR KARŞI DEVRİMLE ÜÇ KURUŞ İÇİN KURDUĞUNUZ KİRLİ İLİŞKİLER BU CUMHURİYETİ YIKIYOR.”?

20 YILDA TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ OLARAK ADİM ADİM İÇİNE SÜRÜKLENDIGIMIZ ÇÖKÜŞÜ SÜRECINE ” İKİZ YASALAR DAHA AÇIK BİR İFADEYLE TÜRKİYEYİ BÖLME YASALARI”! BUGÜN GEREK MECLİSTE, GEREKSE MECLİS DIŞINDA BULUNAN PARTİLERCE EL BİRLİĞİ İLE YASALLAŞTIRILARAK, SEVRİN YENİ VERSİYONUNUN ALT YAPISI HAZIRLANDI.

PEKİ, BU NASIL HAZIRLANDI?

İKİNCİ İHANET YASASI YANİ (YENİ SEVR) OLAN BİRLİŞMİŞ MİLLETLER “ İKİZ SÖZLEŞMELERİ “ TÜRKİYEYİ ETNİK, EKONOMİK VE TOPLUMSAL OLARAK PARÇALAMAYI, YABANCI DEVLETLERE MÜDAHALE HAKKI VEREN, ATATÜRK DEVRİMLERİNE ÖLDÜRÜCÜ DARBE VURAN, ANAYASAYI VE LOZAN’I PARÇALAYAN MADDELER İÇEREN TAM BİR İHANET ANLAŞMASIDIR.
PEKİ, BU ANLAŞMA NASIL VE KİMLERİN KATKILARI İLE İMZALANDI?

BU İKİZ SÖZLEŞMELER 2000 YILINDA DSP-MHP-ANAP KOALİSYON HÜKÜMETİNİN OLURU İLE İMZALANDI, AMA HALKA DUYURULMADI. SÜMEN ALTI YAPILIP BEKLETİLDİ.

2003 YILINDA AKP TARAFINDAN MECLİSE GETİRİLDİ. 04.06.2003 TARİHLİ OTURUMDA, AKP-CHP TARAFINDAN KABUL EDİLEREK, CUMHURBAŞKANI A. NECDET SEZER’İN ONAYINA SUNULDU. AMA O DÜRÜST (!) C. BAŞKANI A. NECDET SEZER HİÇ İTİRAZSIZ BU İHANET YASASINI 08.06.2003 TARİHİNDE ONAYLADI. NEDİR BU BÖLÜNMEYİ YASAL HALE GETİREN YASALAR;

1-     BÜTÜN HALKLAR KENDİ KADERLERİNİ TAYİN ETME HAKKINA SAHİPTİRLER. BU HAK GEREĞİNCE HALKLAR KENDİ SİYASİ STATÜLERİNİ ÖZGÜRCE KARARLAŞTIRIRLAR VE EKONOMİK, SOSYAL VE KÜLTÜREL GELİŞMELERİNİ ÖZGÜRCE SAĞLARLAR.

2-      BÜTÜN HALKLAR KENDİ AMAÇLARI DOĞRULTUSUNDA KARŞILIKLA YARAR İLKESİNE DAYANAN ULUSLARARASI HUKUKTAN DOĞAN YÜKÜMLÜLÜK LERİNE HALEL GETİRMEMEK KAYDI İLE KENDİ DOĞAL KAYNAKLARINDAN ÖZGÜRCE YARARLANABİLİRLER. BİR HALK, HİÇBİR DURUMDA KENDİ VARLIĞINI SÜRDÜRMESİ İÇİN, GEREKLİ OLAN KENDİ OLANAKLARINDAN YOKSUN BIRIKILAMAZ.

3-     BU BÖLÜNMEYİ YASAL HALE GETİREN İHANET ANLAŞMASI “İKİZ YASALARI“ ONAYLAYAN TBMM’NİN DAHA SONRA BU SÖZLEŞME İÇERİĞİNİ DEĞİŞTİRME OLANAGI OLMADIĞI GİBİ ANAYASA’NIN 15.MADDESİNDE SAVAŞ, SEFERBERLİK, SIKIYÖNETİM GİBİ OLAĞANÜSTÜ HALLARDE DAHİ BU SÖZLEŞMEDE YER ALAN HAKLARIN KISITLANAMAYACAĞI ÖNGÖRÜLMEKTEDİR.

BU SÖZLEŞMEDE YER ALAN HÜKÜMLE BİRLEŞMİŞ MİLLETLER BÜNYESİNDE OLUŞTURULACAK KOMİSYON VE KOMİTELER; TÜRKİYE’DE DENETİM YAPMA VE İÇ İŞLERİMİZE DOĞRUDAN MÜDAHALE ETME HAKKINI ELDE ETMİŞLERDİR. İŞTE BU ANLAŞMANIN İMZALANDIĞI 08.06.2003 TARİHİNDEN BU TARAFA GEREK İKTİDAR, GEREK MUHALEFET GEREKSE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI YAPTIKLARI İCRAATLARLA BU MADDELER DOĞRULTUSUNDA ÇALIŞMAKTADIRLAR.

ALINTI:Ali Berham ŞAHBUDAK…

Posted in Gündem | SEVR’İN YENİ VERSİYONU, OLAN (İKİZ YASALAR)? için yorumlar kapalı
Haz 24

TARİHTE BUGÜN

TARİHTE BUGÜN

24 Haziran:

1314 – İskoçlar ile İngilizler arasında gerçekleşen Bannockburn Muharebesi, İskoç zaferi ile sonuçlandı.

1340 – Hollanda‘nın Zeeland eyaletinde, Yüz Yıl Savaşı‘nın dönüm noktalarından biri olan Sluys Muharebesi gerçekleşti.

1859 – İkinci İtalyan Bağımsızlık SavaşıSolferino Muharebesi gerçekleşti.

1945 – Sovyetler Birliği‘nin Büyük Yurtseverlik Savaşı‘nda Nazi Almanyası‘nı mağlup etmesini kutlamak amacıyla Kızıl Meydan‘da Geçit Töreni düzenlendi.

1947 – Bir Amerikalıgökyüzünde uçan nesneler gördüğünü bildirdi, nesnelerin fincan tabağına benzediğini iddia etti. Uçan daire terimi ilk kez kullanıldı.

Ambrose Bierce (D. 1842)

Victor Hess (D. 1883)

Carlos Gardel (Ö. 1935)

Posted in Tarihte Bugün | TARİHTE BUGÜN için yorumlar kapalı
Haz 23

TARİHTE BUGÜN

TARİHTE BUGÜN

23 Haziran:

1854 – Silistre Kuşatması, Osmanlı zaferi ile sona erdi.

1894 – Uluslararası Olimpiyat KomitesiParis‘te kuruldu.

1919 – Versay Barış Antlaşması, Alman Parlamentosunca kabul edildi.

1941 – Refah gemisiMersin‘den İskenderiye‘ye giderken bir denizaltı tarafından batırıldı.

2006 – Esaret altındaki en yaşlı hayvan olan Dev Galapagos kaplumbağası Harriet öldü.

Turgut Reis (Ö. 1565)

Alan Turing (D. 1912)

Richard Bach (D. 1936)

Posted in Tarihte Bugün | TARİHTE BUGÜN için yorumlar kapalı
Haz 23

TÜRK GENÇLİĞİNİN BİRİNCİ VAZİFESİ

TÜRK GENÇLİĞİNİN BİRİNCİ VAZİFESİ

Ülkede hukuk dışı düzen, YSK’nın, referandum sürerken mühürsüz oyları geçerli sayması ile kurulmaya başlandı. Öyle ki oylamadan sonra “Atı alan Üsküdar’ı geçti” bile denildi…

Aslında milletin hukukuna müdahale, Türk ordusuna yapılan müdahale ile başladı… Türk ordusuna Ergenekon, Balyoz ve Casusluk kumpaslarını kuran, FETÖ yargısı, FETÖ polisi oluşmasına yol veren siyasi iktidardır, başkası değil. Subaya kumpas kurmak, millet egemenliğine kumpas kurmaktır. Nitekim 15 Temmuz’daki FETÖ kalkışması da Türk ordusunu yıpratmak ve aşağılamak için kullanıldı… Millet egemenliğine kumpas da bu sayede kuruldu… Meclis’in yerini tek adam aldı…

***

Biz, 13 Temmuz 2009’da ve 11 Mart 2023’te “Subayın şerefi ve milletin şerefi” hakkında Atatürk’ün sözlerini hatırlatırken, derdimiz, militarizm yapmak değil, “halkın şeref ve namusunu koruyabilmesi, milli ordunun sağlam durmasına bağlıdır” gerçeğini göstermekti…

Atatürk subaylara diyor ki:

”Millet, bağımsızlığının muhafazasından ibaret olan hayati gayesinin teminini, ordudan, ordunun ruhunu teşkil eden subaylardan bekler. İşte subayların yüce olan vazifesi budur.

Allah göstermesin milletin bağımsızlığı ihlâl edilirse bunun vebali subaylara ait olacaktır.

Şahsi ve hususi itibarıyla da subaylar, fedakârlar sınıflarının en önünde olmak mecburiyetindedir. Çünkü düşmanlarımız herkesten önce onları öldürür. Onları aşağılarlar ve hor görürler.

Hayatında bir an bile olsa subaylık yapmış, subaylık izzetinefsini, şerefini duymuş, ölümü küçümsemiş bir insan, hayatta iken düşmanın tasarladığı ve reva gördüğü bu muamelelere katlanamaz.

Onun yaşamak için bir çaresi vardır; şerefini korumak! Halbuki düşmanlarımızın da kastettiği, o şerefi ayaklar altına almaktır.

Dolayısıyla subaylar için ya istiklâl, ya ölüm vardır. Fakat arkadaşlar ölmeyeceğiz, bağımsızlığımızı muhafaza ederek yaşayacağız ve milletimizi daima bağımsız görmekle bahtiyar olacağız!”

***

Subayların şerefini ayaklar altına alanlar, bu sayede, milletin şerefini de ayaklar altına almıştır… Anayasal düzenin koruyucusu olan ordu yıpratıldı ki, rejime sahip çıkamasın! Yalnız Türkler ordu millettir, gerektiğinde derhal ordulaşır. Zaten Türk İstiklalini ve Türk Cumhuriyeti’ni müdafaa ve muhafaza etmek, sadece ordunun değil bütün Türk Gençliğinin birinci vazifesidir.

Alıntı: Arslan Bulut

Posted in Yazılarım | TÜRK GENÇLİĞİNİN BİRİNCİ VAZİFESİ için yorumlar kapalı
Haz 22

TARİHTE BUGÜN

TARİHTE BUGÜN

22 Haziran:

813 – Birinci Bulgar İmparatorluğu ile Bizans İmparatorluğu arasında Versinikia Muharebesi gerçekleşti.

1911 – V. George, taç giyerek Büyük Britanya kralı oldu.

1919 – Türk Kurtuluş SavaşıAmasya Genelgesi yayımlandı.

1941 – II. Dünya SavaşıNazi AlmanyasıBarbarossa Harekâtı‘nı başlatarak SSCB‘yi istila etmeye başladı.

1978 – Plüton‘un uydusu Charon, gökbilimci James Christy tarafından keşfedildi.

Howard Staunton (Ö. 1874)

Çetin Altan (D. 1927)

Dan Brown (D. 1964)

Posted in Tarihte Bugün | TARİHTE BUGÜN için yorumlar kapalı
Haz 22

CEHALET KADER DEĞİLDİR!

CEHALET KADER DEĞİLDİR!
* Gelişmişliğin ve aydınlanmanın neresindeyiz?
* ALMANYA  70.000 sağlık kuruluşu ve 8.000 kilise,
* FRANSA  60.000 sağlık kuruluşu ve 9.000 kilise,
* TÜRKİYE  7.000 sağlık kuruluşu ve  85.000 cami.
*Dünyadaki Müslüman sayısının yüzde altısı Türkiye’de İken, cami sayısının yüzde 65’ i bu ülkede…
*Diyanetin bütçesi 12 milyar TL.
*Sağlık bakanlığının 2.7 milyar TL.
*Doktor sayısı – 107.000
*İmam sayısı – 275.000
*Hastane sayısı – 1.250
*Cami sayısı – 85.000
*Doktor açığı – 105.000
*İmam fazlası -115.000
*Her yıl mezun olan doktor sayısı – 9.000
*Her yıl mezun olan imam sayısı – 60.000
Değerlendirmeyi sağduyunuza bırakıyorum…
* Kültür düzeyimizin fotoğrafını çekersek, hem bulunduğumuz noktanın ne olduğu, hem de IQ (zeka) durumumuz ortaya çıkar.
Aşağıda vereceğim bilgiler size her şeyi anlatacaktır.
* Bir Japon yılda ortalama 25, Şilili 18, İsviçreli 11 kitap okuyor…
* Bizde ise Altı kişi yılda bir tanecik kitap okuyor. Türkiye’ de ihtiyaç listesinde kitap 235’ inci sıradadır…
* 8 milyonluk Azerbaycan’ da bir kitap 100.000 basarken, bizde 3.000 basmaktadır…
* Türkiye’ de kütüphane sayısı 1.412, ama kahvehane sayısı 570.000’ dir…
* Bizde 49.600 kişiye bir kütüphane düşerken, 122 kişiye bir kahvehane düşmektedir…
* Bir Norveçli kitap için yılda 147 dolar harcarken, biz 33 sent harcıyoruz…
Türkiye’ de bir günde televizyona 5 saat ayıran insanımız, kitaba yılda 6 saat ayırmaktadır…
* Daha fazla yazıp moralinizi bozmak istemiyorum.
Hiç kimse hiçbir şeyden yakınmasın. Kültürü reddeden insanlar, kültürü reddedenleri seçerler ve ardından yıllarca yakınırlar…
* Yalnız bu işlerin iki tehlikesi de vardır. Birincisi, kitap okuma alışkanlığı edindiğimizde şimdiye dek ne kadar boş olduğunuzu anlar ve üzülürsünüz,
 ikincisi de hemen her sahada sizi kullananların ne çapta kişiler olduğunu anlar komplekse girersiniz.
Bu riskler var…
*Cehalet kader değildir. Cehaletten kurtulmalıyız…

Posted in Gündem | CEHALET KADER DEĞİLDİR! için yorumlar kapalı