Tem
16
Ampulü icat eden Thomas Edison çalışmalarına ara vermeden sürdürmektedir. Deneylerini yaparken insanlar başarısız olduğu zaman vazgeçeceğini söylerler. Tomas Edison’a on bininci deneyini yaparken, “Bu deneyinizi de başarısızlıkla neticelendirirseniz bu işi bırakacak mısınız” diye soranlara Thomas Edison tereddütsüz cevap verir. “Hayır; başarısız olmadım. Sadece Ampulü keşfetmede bir adım daha yol aldım,” der.
Tem
15
* “Her çağda, her ülkede, her zaman ortaya çıkabildiği gibi bizde de sinirleri zayıf, anlayışı kıt insanlarla birlikte, kişisel geçimini ve mutluluğunu yurdun ve milletin zararında arayan ‘VATANSIZ ALÇAKLAR’ vardır!..” (23.7.1919).. Yüce Türk Başbuğu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
* “Her kim ki muradına ermek isterse Türklüğe bağlı kalsın. Çünkü Türklük; temiz yüreklilik, merhamet, adalet, haktanırlığın hamuruyla yoğrulmuştur. Bu hasletler Türk’e Tanrı’nın ikramıdır. Dünyanın öyle devirleri olacaktır ki Oğuz Türkleri dünyanın yönetimini ellerine alacaklardır. Yeter ki Türklüklerini unutmayalar, Türklüklerine layık olalar.” Kâşgarlı Mahmut
*”Sultan Türklere; Kur’an da sultana hükmeder, der” Avrupalılar
* “Türk dünyası için Fatih, günümüze kadar, bütün imparatorların en büyüğü olup, beşer tarihinde başka herhangi bir şahsın kendisiyle mukayese edilmesi müşkildir.” Babinger
* “Dünyanın aklının %98’i Sultan 2. Abdülhamid’de, % 1’i bende, kalan %1’i diğer insanlardadır.” Otto von Bismarc
* “Alışkanlık halata benzer; her gün bir lifini örer ve sonunda onu koparamayacak hale getiririz.” Horace Mann
Tem
14
Gel de insanlara kulak ver bir kez
Huzurunu bozan böcekleri ez
Çekirge bir daha, bir daha sekmez
Gel beklenen umut bana dolu gel!
Gel canım, cananım, Anadolu gel!
Kırgız’ım… Kazak’ım… Çerkez… Uz… Benim!
Özbek’im… Tatar’ım… Uygur… Türkmen’im!…
Tarihte her zaman adım TÜRK benim!
Gel kendi özünle cana dolu gel!
Gel kucaklaşalım Anadolu gel!
Diyalogmuş hangi dinler arası?
Kapanmaz ki asırlarca yarası
Tek yürek olmanın şimdi sırası
Gel Orta Asya, Tuna dolu gel!
Gel kutsal vatanım Anadolu gel!
Kundağımda akrep, yılan belemem
Ben ki düşmanımdan aman dilemem
Türk oğluyum uşaklığa gelemem
Gel Ay-Yıldızınla şana dolu gel!
Gel Türk mührü taşıyan Anadolu gel!
Tem
13
Son 10 yıldır herkesin dinden, İslam’dan, Allah’tan yarışır bir şekilde bahsetmesi bizleri fazlasıyla heyecanlandırmaktaydı, gönüllerimize hoş gelmekteydi. İlk zamanlarda bu konudan memnun olmayan yoktu. Fakat bu günlerde o heyecanımızın yerini kaygı ve korku almaya başladı. Müslüman ülkelere karşı düşmanca tavrımızın yanı sıra ülkemizde din eğitimi veren birçok vakıf eğitimi çok ciddiye aldığı halde bir kısmının ise bu işi adeta rant haline getirdiği ve fazlasıyla tedirgin ettiği vatandaşların konuşmalarında anlaşılmaktadır.
Her Cuma Namazında camilerimizde Hoca’nın hutbeden sonra okuduğu “Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder. Çirkin işleri, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar, o tutasınız diye size öğüt verir.” Ayeti Celile’sini % 99,9’u Müslüman olan ve Cuma Namazına giden bütün Müslümanlar dinliyor fakat kaç Müslüman idrak ediyor ve yaşayışında bunlara dikkat ediyor? Düşünmek bile insanı ürpertiyor değil mi? Müslümanlığımızı “Dinler arası diyaloga mı havale ettik yoksa?
Allah katında tek ve son din olan İslamiyet’in kitabı Kuran’ı Kerim’in Maide Suresi’nin 8. Ayeti’nde Müslümanlara şunları söylüyor:
“Ey iman edenler, Allah için hakkı ayakta tutanlar ve adaletle şahitlik yapanlar olunuz. Bir kavme olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevk etmesin. Adaletli olun, çünkü o, takvaya daha yakındır. Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.”
Savcı Mehmet Berk’in şu sözlerini duyunca şaşırmayan kalmıyor:
– Bu dava hayatımızı allak bullak etti. Ben Balyoz davasında da çalıştım. Şike davasını açtığımız zaman bunun da Balyoz gibi, 3-4 ay konuşulup biteceğini sandık. Ama yanılmışız, bunun böyle bir noktaya geleceğini hiç tahmin etmedik.
Deniz Feneri e.v davası meçhul oldu. Mit Başkanı özel korumaya alındı. Arınç suikastı ise unutuldu. Saymakla bitecek gibi değil…
Gül gibi adil bir atama da Cumhurbaşkanı’ndan. Gazi Üniversitesi’ndeki rektör adayı seçiminde oylar şöyle sıralanmış:
“Prof. Ayşe Dursun 511, Prof. Derviş Yılmaz 495, Prof. Peyami Cinaz 254, Prof. Aydın Karapınar 194, Prof. Süleyman Büyükberber 188 ve Prof. Sacit Turanlı 98…”
YÖK beşinci sıradaki Prof. Süleyman Büyükberber’i üçüncü sıraya yükseltti.
Cumhurbaşkanı da Büyükberber’i birinci sıraya yükseltip rektör atadı…
Nasıl adalet ama…
Siz halâ ülkemizde adaletin varlığına inanıyor musunuz?
Tem
12
Bir ailenin ineği kaybolmuş. Evin iki oğlu sabah ineği aramaya çıkmışlar. Biri bir tepede öbürü bir tepede arayıp durmuşlar. Hava kararmış. Büyük olanı öbür tepeye doğru seslenmiş: “Hey kardeşim buldun mu ineği?” Cevap yok.
Bir daha, bir daha, bir daha derken hiç birinde cevap yok. Nihayet evde karşılaşmışlar. Büyük küçüğe: “Oğlum sana elli defa seslendim ineği buldun mu diye,niye cevap vermedin.”
Küçük: “Ne sağır adamsın cık dedik ya” demiş.
Tem
11
Mustafa Kemal Atatürk’ün “Fitne ve fesat yuvası” olarak tarif ettiği Fener Rum Patrikhanesi’ni Cumhuriyet tarihinde ilk kez Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ziyaret etti.
Bartholomeos, ziyaret sırasında “Mübarek Ramazan ayınızı sıhhatle geçirmenizi diliyoruz. Allah size kuvvet versin. İnşallah huzur içinde bir bayram kutlanır İslam Alemi’nde” diye konuştu.
Tarihi buluşmanın ardından Diyanet İşleri Başkanı Görmez (Gerçekten görmez mi? K.Ş) şunları söyledi:
‘Önemli konular görüştük. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak Türkiye’de yaşayan gayrimüslim vatandaşlarımıza karşı dini, tarihi ve ahlaki sorumluluklarımız daima var olmuştur. Biz bu sorumluluklarımızı dinimizden alıyoruz. Gayrimüslim vatandaşlarımızı ülkemizin asli unsuru olarak görüyoruz. Kendimiz için hangi hakları istiyorsak onlar için de istiyoruz. Din adamları yetiştirmelerini, inançlarına göre eğitim vermelerini onların bir hakkı olarak görüyoruz.
Hüseyin Çelik “Kendi dininden emin olan, başkasının dinini yaşamasından çekinmez” demiş.
Bu ifadeleri duyan pek çok vatandaş “Kendi düşüncesinden emin olan başkasının düşüncesinden çekinir mi?” diye sormaktadır.
Diyanet İşleri Başkanlığı için ise “Diyanet İşleri mi, Hıyanet İşleri mi?” diye sorarken, bazısı da “Diyanet İşleri Başkanı mısın, Dinler arası diyalog başkanı mısın? Şeklinde sorular sormaktadırlar.
Mübarek üç aylarda “batıl”a gösterilen bu ilgi neden kaynaklanmaktadır. Vatandaş merak içinde…
Tem
10
Gazi Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşının hemen sonrasında Anadolu yollarına düşüp milleti ile sarmaş dolaş olur.
Gittiği yerlerden biri de İzmir’dir.
Sahilde yürürken denize nazır muhteşem bir köşkü görünce sorar:
-Bu kimin?
-Agop Efendinin Paşam.
Yürüyüş devam eder, derken ihtişamlı bir konak daha:
-Peki ya bu kimin?
-Samuel Efendinin Paşam.
Sahil teftişi sürerken bir başka görkemli köşk ve aynı soru:
-Ya bu kimin?
-Yannis Efendinin Paşam.
Gazi Paşa hiddetlenir:
-Yahu Agoplar, Samueller, Yannis’ler bu köşklere, konaklara sahip olurken siz Ahmetler, Mehmetler neredeydiniz?
Heyet suspus olurken grubun arkasında topallayarak yürüyen Gazi Salih Çavuş cevap verir:
-Biz Yemen’de, Sina’da, Trablus’da, Sarıkamış’da, Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Kocatepe’de bu ülke için ölüyorduk paşam!
Bu cevap karşısında gözü dolup dudaklarını ısıran Mustafa Kemal Paşa’nın ağzından şu sözcükler dökülür: “Çok haklısın biz Türkler bu ülke için hep öldük ve ölmeye hâlâ devam ediyoruz.”
Tem
09
*”Rica ile acınma, dilenmekle bir ulus ve devletin onuru bağımsızlığı kurtarılamaz.” ATATÜRK
*”Hakkı söylemekten sakınan dilsiz şeytandır.”
*“Yeri geldiğinde konuşmak, en güzel bir haslet olduğu gibi, zamanında susmasını bilmek de erdemli insanların özelliğidir.
”*Aptallığın en büyük kanıtı, aynı şeyi defalarca yapıp farklı bir sonuç almayı ummaktır.” Einstein
*”Yükselirken kırarak çıkarsan,düşerken tutunacak dal bulamazsın.”
*”Aldanma insanların samimiyetine!
Menfaatleri için gelirler vecde..
Vaad etmeseydi Allah Cenneti;
O’na bile etmezlerdi secde!..” M.Akif Ersoy
Tem
08
Geçen bütün gazetelerde son beş yılda Türk insanının sigaraya tam 94 milyar 200 milyon lira ödediği yazılmıştı.
Anadolu Ajansının hesabına göre;
* Bu paraya tam 23 Atatürk Barajı veya;
* 11Boğaz Köprüsü veya;
* İzmir – İstanbul arası her biri 6 milyar dolarlık 11 Otoyol veya;
* 18 bin km’lik demir yolu veya;
* 16 Derslikli, 94 bin 222 okul inşa edilebilirmiş
Alkole harcanan paraya gelince;
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alpaslan Özyazıcı, Akit’ten Hasan Tosun’a yurdumuz insanının alkolle şöyle anlatmış:
* 2008 yılında Türkiye’de günde üretilen alkol miktarı bir milyar litredir.
* Aynı yıl Türk insanının her gün tükettiği alkol miktarı 2 milyon 990 bin litredir.
* Her gün içkiye sarf edilen para 3.7 milyon TL’dir. Bunu 365 günle çarptığımızda, demek ki:
* Yurdumun insanı içkiye her yıl yaklaşık 13 milyar lira harcama yapıyor.
* Bu beş yılda 65 milyar lira eder.
Hocanın tespitlerine göre trafik kazalarının yüzde 50’sinin ardında alkol var.
Ben de tuttum resmi istatistiklere baktım. 2009 yılında toplam 146 bin kaza olmuş. Bunun yüzde 50’sinin arkasında alkol olduğuna göre demek ki 2009’da tam 73 bin kazanın sebebi alkol. 73 bin kazada meydana gelen maddi kayıpları ve bu kazaların sebep olduğu yaralama ve ölüm sonuçlarında harcanan sağlık harcamalarını alkole beş yılda ödenen 65 milyar liraya eklediğinizde ortaya korkunç bir rakam çıkışor.
Bir yılda alkolün sebep olduğu kaza 73 bin ise.. Alkolün sebep olduğu kaza sayısı beş yılda tam 365 bin eder. 365 bin kazanın maddi kaybı kim bilir kaç milyar liradır. Uzatmaya ne hacet!
Beş yılda tütün içerek havaya 94 milyar 200 milyon savuruyor isek, alkol alarak ve alkolün sebep olduğu kazalar yüzünden de en az 94 milyar 200 milyon lira, hatta belki bundan kat kat fazla bir miktar para cebimizden yolları kan gölüne çevirmeye gidiyor demektir.
O zaman biz demek ki.
Her beş yılda..
* En az 22 Boğaz Köprüsü veya;
* 16 derslikli 188 bin 444 okulu veya;
* Tam 46 Atatürk Barajı’nı satıp tütünle havaya savuruyor, meyhanede içkiye veriyoruz demektir…
*Yeniçağ Gazetesi’nden Hasan Demir’in yazısından alınmıştır.
Tem
07
ATASINI BİLMEYEN BEYİNSİZDİR
Atasını bilmeyen beyinsizdir
O beyinler bil ki ayık değildir.
Ceddine saygısı olmayan nesil
Sevgiye, saygıya layık değildir.
YERYÜZÜ
Hizmet etmek için size
Yeryüzü olmak mı suçum
Sinden daha doğruyum ben
Varsın olsun inişimle yokuşum
ALLAH MAHŞERDE HESAP SORAR…
Her gün ne yaptığını sizlere ashap sorar
Her anın hesabını ilahî kitap sorar
Sormazsan hesabını bu dünyada kendine
Allah mahşer gününde insandan hesap sorar
HAK İSTEMEZSE ATMAZ BU YÜREK!
Yaratandan başkasına tapmaz bu yürek
Sen istemezsen yanlış yapmaz bu yürek
Koskoca kâinatta ne ki varlığın
Hak istemezse bir kez bile atmaz bu yürek