Ağu
26
26 Ağustos 1071 tarihinde Sultan ALPARSLAN komutasındaki Türk ordusunun, kendisinden sayıca ve silah gücü bakımından üstün olan Bizans ordusunu destansı bir şekilde mağlup ederek Anadolu topraklarını tamamıyla Türk Yurdu yaptığı gündür.
Malazgirt Marşı
Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu
Aylardan ağustos, günlerden cuma
Gün doğmadan evvel iklîm-i Rum’a
Bozkurtlar ordusu geçti hücüma
Yeni bir şevk ile gürledi gökler
Ya Allah…Bismillah… Allahüekber!..
Önde yalın kılıç Türkmen başbuğu
Ardında Oğuz’un ellibin tuğu
Andırır Altay’dan kopan bir çığı
Budur, Peygamberin övdügü Türkler
Ya Allah…Bismillah… Allahüekber!..
Türk, Ulu Tanrı’nın soylu gözdesi
Malazgirt Bizans’ın Türk’e secdesi
Bu ses insanlığa hakkın müjdesi
Bu seste birleşir bütün yürekler…
Ya Allah…Bismillah… Allahüekber!..
Yigitler kan döker, bayrak solmaya,
Anadolu başlar, vatan olmaya…
Kızılelma’ya hey… Kızılelma’ya!!!
En güzel marşını vurmadan mehter
Ya Allah…Bismillah… Allahüekber!..
*sonkale.org
Ağu
25
Ben çocuk kalbinde yeşerdim
Filizleniyorum
Sabır ve ilgi toprağım
Şefkat ve vefa suyumdur
Verilirse her mevsim yeşerip
Dallanıyorum
Lakin altı yönümü saran
Dipsiz kuyuları andıran kalplerde
Şeytanca düşüncelerin çengeline takıldım
Sallanıyorum
İki binli yılların eşiğinde
Duygusuz, tamamen maddeleşen beyinlerin
Ve dev demir canavarların kucağında
Ufalanıyorum
Taşlaşmayın, betonlaşmayın artık
Sizler sayesinde güçleniyorum
Verimsiz çöllere döndürmeyin beni
Sahipsiz bırakmayın
Ben vatan toprağı!
İmdat!.. İmdat!.. İmdat diyorum!
Ağu
24
Ne zaman değerlerimizin farkına varacak, ne zaman değerlerimize sahip çıkacağız. Beyin göçünü önleyemediğimiz gibi ülke içindeki beyinlerimize bile sahip çıkmaktan aciz kalışımız beni utandırıyor, incitiyor, kahrediyor. Acaba yüksek rakımdakileri hiç utandırmıyor mu?
Fırsatları, nimetleri, imkânları niçin bu kadar kolay harcıyoruz. İşte o kolay harcanan değerlerden, fırsatlardan bir örnek:
Askeri casusluk iddiasıyla tutuklu yargılanan Emekli Yarbay Pilot Mehmet Seyfettin Alevcan, tutuklanmadan önce üzerinde çalıştığı “çok maksatlı görev uçağı” projesinin bugün ABD tarafından kullanıldığını söylüyor ve diyor ki,
“Yaptığım proje şu anda Amerikan yazılımıyla Türkiye’ye kiralanıyor. Tutuklanmasaydım bu uçak Türk yazılımıyla, Türk mühendislerinin imzasıyla yapılmış olacaktı.” Bu bilgilerin kaynağı kozmik oda baskını mıdır, nedir?
Havel-San Genel Müdürü Ömer Faruk Yarman bu proje için 2 milyon dolar geliştirme bütçesi ayırdıklaırnı anlatmıştı. O da, balyoz davasından yargılanıyor.
Ağu
23
Rice işaretini vermişti.
Bugün yaşanan gelişmelerin işaretini ABD’nin eski Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Washington Post’un 7 Mart 2003 tarihli nüshasında yazmıştı: “Fas’tan, Basra Körfezi’ne kadar, Türkiye de dahil, Ortadoğu’da 22 ülkenin sınır ve haritaları değişecek.”
Uygulamayı Irak’tan başlatan George W. Bush-Condoleezza ikilisinin planı sonrası milyonlarca Müslüman katledildi. Bu katliam devam ediyor.
“Terörizme karşı Haçlı seferi yapacağız… Bu sefer zaman alacaktır” diyerek Müslüman ülkeler üzerine Haçlı seferi düzenlediklerini açıkça söyleyen ve seferi Irak’tan başlatan George W. Bush’un, önce güvenlik danışmanı, sonra da Savunma Bakanı olan, Haçlı seferi mimarlarından Condoleezza Rice’ın ve ABD’nin planı şimdi de Suriye’de uygulamaya konuluyor.
BOP EŞBAŞKANI
Bu planın eşbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan da 8 Haziran 2005 tarihinde şöyle konuşmuştu: “Geniş ve Büyük Ortadoğu Projesi’nde demokratik olarak bir görev üstlendik. Şu anda Ortadoğu coğrafyası üzerindeki ülkelere yapmış olduğumuz ziyaretler de, bunun açık, net örnekleridir.”
4 Mart 2006’da ise Erdoğan; “Türkiye’nin Ortadoğu’da bir görevi var. Biz BOP’un Eşbaşkanlarından bir tanesiyiz ve bu görevi yapıyoruz ” demişti.
GÜL DE AYNI KULVARDA
14 Mart 2006 tarihinde Abdullah Gül, Radikal gazetesine şunları söylüyordu: “BOP içinde ABD ile birlikte hareket ediyoruz. BOP, Türkiye’nin dış politika ilkelerine uygun… ABD ile ortak hareket ediyoruz. Amacımız İslam ülkelerine özgürlük ve demokrasi götürmek.
Kuzey Afrika’dan başlayıp tüm Arap Yarımadası’na yayılan isyanları, ABD ve AB gibi güçler destekliyorlar. Bu destek; isyancılara para, gıda, ilaç ve silah yardımının daha da ilerisine geçiyor ve batılı güçlerin silahlı kuvvetleri ile NATO isyancıları bizzat safında çarpışmaya katıyor. Tıpkı bugün Türkiye’nin yaptığı ve Suriye’de yaşananlar gibi…
BOP NEDİR
1-Dünya petrol kaynaklarının yüzde 73’ünü kontrol altına alma senaryosudur.
2-Kuzey Afrika’dan Basra Körfezi’ne kadar olan Müslüman coğrafyasında batı çıkarlarına uygun yeni bir düzen kurma senaryosudur.
3-Türkiye’yi bölme senaryosudur.
4-İsrail’in yanında, Batı çıkarlarının jandarmalığını yapacak yeni bir Kürt Devleti kurma senaryosudur.
*Ortadoğu Gazetesi’nden
Ağu
22

Hani, haddini aşanlar için söylenen; “Çizmeden yukarı çıkmak” deyimini bilir misiniz? Bu deyimin ibretlik bir öyküsü vardır… Kimine göre M.Ö. Efes’te yaşayan ressam Apel’e, kimine göre de 19. yüzyıl Fransız ressamlarından Eugene Delacroix’e yakıştırılır. Öykü şöyle:
Ressam, sergisindeki çizmeli bir ‘asker tablosunu’ dikkatle inceleyen, özellikle askerin çizmelerine gözünü diken izleyiciyi fark eder. Yanına yaklaşır ve “Resimden anlıyorsunuz herhalde” der. İzleyici “Ben çizmeciyim; çizme dikerim. Bu resimdeki çizmelerin kıvrımları olmamış” deyince, ressam hiç üşenmeden boyasını, fırçasını alıp anında çizmecinin dediği biçimde hatasını düzeltir. Bu kez izleyici “Pantolon ve belin de şöyle olması gerekir…” diye eleştirisini sürdürürken, ressam “Çizmeden yukarı çıkma; orada dur!” diyerek, çizmecinin sözünü keser. O günden bu yana “çizmeyi aşmak” deyimi kullanıla gelmiştir.
*Mevlüt Uluğtekin YILMAZ Yeniçağ
Ağu
21

Trafik kazaları hem can kaybına ve hem de büyük maddi hasarlara sebep olmaktadır. Her
canın Türkiye için önemi büyüktür.
Bu yüzden trafikte araç kullananların azami ölçüde dikkat etmeleri gerekmektedir. Katliam gibi kazaların son bulması insanımızın bilinçli araç kullanmasına bağlıdır. Sevdiklerinizle kavuşmak onlarla birlikte olmak istiyorsanız lütfen trafik kurallarına dikkat ediniz.
Alınan önlem ve tüm uyarılara rağmen trafik kazalarının önüne geçilemiyor. 2012 yılının ilk altı ayında meydana gelen 162 bin trafik kazasında 1463 kişi hayatını kaybederken, 116 binden fazla kişi de yaralandı. Trafik kazalarında yaklaşık 623 milyon lira değerinde maddi hasar meydana geldi.
Ağu
20
İŞTE TAAHHÜTNAME
“1. Çin Komünist Parti yönetimini kesinlikle himaye edeceğim, koruyacağım.
2. Ailemde illegal dinî etkinliğin gerçekleşmemesi ve illegal CD (dinî videolar) gibi eşyaların olmaması için söz veriyorum.
3. Aile fertlerim içinde peçeli bayanlar olmayacak ve peçeli bayanları evime almayacağım.
4. Ortalıkta illegal dinî etkinlik ve peçeli bayanları görürsem hemen yetkili memura ihbar edeceğim.
Yukarda kabul ettiğim 4 çeşit yasaya karşı çıkarsam ya da uymazsam yoksullara yardım adı altında verilmekte olan yardım paramın kesilmesini kabul ediyorum.”
KAPALILARIN ALIŞVERİŞ YAPMASI YASAK
Komünist Çin yönetiminin Müslümanlara yönelik uyguladığı zulüm politikası bununla bitmiyor. Müslümanların dinî inancını zayıflatmak için pek çok yönteme başvuran Çin, Hoten’de ise insanı şaşkına çeviren yasaklar uyguluyor. Bu uygulamalara göre, peçeli ve kapalı kadınların söz konusu şirketten alışveriş yapması yasak.
İŞTE SKANDAL UYGULAMANIN MADDELERİ
1. Peçeli ve tesettürlü bayanların market, çarşılara ve çeşitli ticari merkezlere girmeleri yasaktır.
2. Kendi güvenliğiniz ve başkaların güvenliği için çantaları arama ve denetimlere aktif bir şekilde uymalısınız.
3. Çarşı ve marketlerde dinî içerikli giysilerin satılması yasaktır.
4. Çeşitli illegal (dinî) CD’lerin satılması yasaktır.
5. Müslüman olduğunu bahane ederek ihtiyaç olan eşyaların satışını yapmamak yasaktır. (Müslümanlar, dinlerinin satışını yasakladığı eşyaları da satmak zorunda.)
Hoten İli Altın Yıldız Ticaret Şirketi.
ASİMİLASYON İÇİN HER ŞEYİ YAPIYORLAR
Uygurları asimile etmek isteyen Çin yönetimi, bunlarla da yetinmeyerek Çin’de dinî kurumların açılmasına da müsaade etmiyor. Doğu Türkistan Maarif ve Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Abdulehed Er, “Çin Doğu Türkistanlı Müslümanları dinsizleştirmek için dinî okullar ve Kur’an kursu açmalarını yasakladı. İzinsiz açılan Kur’an kurslarına baskın düzenleniyor. Dinî alimler, hocalar hapishaneye atılıyor” diye konuştu. Müslüman Uygur Türklerinin kendi dillerini konuşmalarının da yasaklandığını ifade eden Er, “Çince bilmeyen Uygurları sokaklarda tutukluyor ve dövüyorlar. Başörtülü kadınları sokaklarda gördüklerinde başlarını zorla açtırıyorlar” dedi
ORUÇ TUTMAK, CUMAYA GİTMEK YASAK!
Er, Çin yönetiminin Müslümanların oruç tutmasına da müdahale ettiğini açıkladı. Oruç tutan memurların fişlenerek bu kişilerin maaşlarının da kesildiğini açıklayan Er, oruçlulara zorla öğle yemeği yedirildiğini öne sürdü. Müslümanların Cuma namazına gitmelerinin de engellendiğini belirten Er, “Tatil olsa bile her cuma namazı günleri öğretmen ve öğrenciler okullarda toplanıyor” diye konuştu.
“DÜNYA ZULME SESSİZ KALMASIN!”
Çin işkencesinin her geçen gün artarak devam ettiğini ifade eden Er, “Doğu Türkistanlıları Müslüman diye hastaneye almıyorlar. Müslümanların can güvenliği yok. 35 milyon Doğu Türkistan Müslümanı barış, güvenlik ve hürriyet istiyor. İnsan gibi, Müslüman gibi yaşamak istiyor. Dünya kamuoyunun ve insan hakları savunmacılarının Doğu Türkistan’da yaşanan bu zulme göz yummamalarını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
*sonkale.org
Ağu
19
Bayramlar, insanlar arasındaki karşılıklı sevgi ve saygının perçinlendiği günlerdir. Bayramlar, insanların birbirleriyle olan dargınlıklarını unuttukları, barıştıkları, kardeşçe kucaklaştıkları günlerdir. Bayramlar, milli ve dini duyguların, inançların, örf ve adetlerin uygulanıp sergilendiği, bir toplumda millet olma şuurunun şekillendiği, kuvvetlendiği günlerdir. Hep bir arada, sevgi dolu ve huzurlu nice bayramlar geçirmek dileğiyle, Ramazan Bayramınız kutlu olsun! Mübarek Ramazan Bayramı tüm ulusumuza kutlu olsun. Allah tüm inananlara nice huzurlu, bereketli bayramlar nasip etsin.
Kainatın yaratıcısı ve alemlerin Rabbi yüce Allah’a sonsuz şükürler olsun! Ramazan Bayramı bereketiyle, bolluğuyla gelsin, tüm insanlık için hayırlara vesile olsun. Güzellik, birlik, beraberlik dolu, her zaman bir öncekinden daha güzel ve mutlu bir Ramazan Bayramı diliyoruz. Büyüklerimizin ellerinden küçüklerin gözlerinden öpüyorum.
Ayrıca ve özellikle bütün şehitlerimize Allahtan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabırlar dilerim. Gazilerimize acil şifalar ve yakınlarına sabırlar temenni ederim.
Yüce Türk Milletinin başı sağ olsun. Millet bu pisliği temizleme gücüne sahiptir. Devlet acilen görevini yapmalıdır. Yapamayanlar istifa etmelidir. Bunun vebali bütün sorumluları yakar.
Ağu
18
Öğretmen yeni başladığı sınıfında öğrenciyi kaldırmış.
-Adın ne senin evladım?
– Kevser öğretmenim
– Ne güzel isim, Oku bakalım Kevser suresini..
Öğrenci sureyi ezbere okumuş
– Aferin evladım, ağzına sağlık..
– Senin adın ne evladım?
– Fatih öğretmenim..
– Çok güzel isim, Oku bakalım Fatiha suresini demiş,
Öğrenci ezbere okumuş.
– Aferin evladım, ağzına sağlık..
Öğretmen birde bakmış, bir çocuk masanın altına saklanmaya çalışıyor.
– Evladım kalk bakayım, adın ne senin?.. demiş..
– Yasin öğretmenim, ama arkadaşlar bana kısaca Süphaneke derler.
Ağu
18
Geçtiğimiz günlerde samimi bir şekilde ihlâs ile Kadir Gecesi’ni ihya etmek düşüncesiyle ibadet ve dualarımızı yaptık. Her şey gayet güzel gidiyordu. Fakat TRT’deki Kadir Gecesi programını seyredince Muaviye’nin oğlu Yezit’i ve çevresindekileri hatırladım. “Müslümanlık bu değil, yüce dinimiz İslamiyet’i kendi siyasi düşüncelerine alet ediyorlar. Allah kahretsin diye haykırdığımı hatırlıyorum.” Yanımdakiler bu haykırışıma şaşırmış olacaklar ki, “ne oldu, ne var, Allah kimi kahretsin” sözleri ile beni soru yağmuruna tuttular. Konuyu sizler de merak ettiniz değil mi? Anlatayım.
Kadir Gecesinde Kahraman Maraş Abdülhamit Han Camisinden TRT tarafından yapılan canlı yayında Diyanet İşleri Başkanı’nın gözü önünde dua eden imam Suriyeli muhaliflere dua ederek (sanki bizim hiçbir derdimiz-sıkıntımız, şehidimiz-gazimiz, yoksulumuz-çaresiz hastalarımız yokmuş gibi)bütün vatandaşlara “amin” dedirtti. O muhalifler ki kadın, çocuk demeden diğer insanları binaların 4.-5. Katından aşağıya atıyor, tekbir getirerek bir kısmının başını gövdesinden ayırıyor ve bunu da kaydediyor.
Geçmişte dinimizin siyasete alet edilmesinden dolayı Atatürk ülkeye laikliği getirmiş ancak bu günün Cumhuriyetçileri nimetlerinden yararlanan bizler maalesef o güzel uygulamaya sahip çıkamadık.
Şu anda çok merak ediyorum. O, hoca hakkında soruşturma açıldı mı? Bu yapılan mezhep kışkırtıcılığı değil mi? Bunu yapanlar kime hizmet ettiklerinin farkında mı? Muhalifler içerisindeki CİA, MOSSAD ajanları ile PKK, PYD teröristlerinin olduğu bilinmiyor mu? Allahü Teâlâ’ nın, inanmayanları zorlamaması hususunda peygamberini uyardığını bilen “bu Hocalar” ne yapmak istiyorlar.
“Allah sonumuzu hayreylesin… Amin.”